Kopma (Detachment) (2011)

Kopma (2011)Detachment

Puan 8.7 / 10
Senin Puanın
Yönetmen
Dil
İngilizce
Ülke
ABD
Süre
98 dakika
311
6
677
307
Özet Fragman Beğenenler
Aaisha profil fotoğrafı
Aaisha
Önyargılar depresyonlar yalnızlıklar. Malesef yalnız değiliz. Hepimiz biraz benzer biraz tamamemen farklı kişiyiz. Sadece birbirimizi anlamayı öğrenmeliyiz. Ruh haliniz bozuksa izlemenizi önermem. Düşünmeyi düşünme üzerine düşünmeyi gerektiren bir film. Andrien Brody filmin ruhunu çok iyi hissettirdi.
error_outline
MinDFoRCe profil fotoğrafı
MinDFoRCe
İzlenmeye değer ve öğretmen olduğum için özel bir ilgi göstererek izlediğim bir filmdi. Bu filmden bir çok anekdot depolardım yalnız izlese idim. Mucizeler yaratan öğretmen filmi değil. Öğrenci, öğretmen ve bunların iç yaşantısındaki depresyon, öğretmenin yaptığı işin öğrenci üzerinde hiçbir etkisi olmayışı, buna rağmen bu iç bunaltısı içinde bir öğrencinin ve zor durumda bir insanın hayatına dokunmaya çalışan ama kendi hayatı da bin parça bir öğretmen. Bence en büyük başarısı öğretmenin yaptığı işin günümüz toplumunda mesleki tatmin olarak ne verdiğinin iyi bir sorgulamasını yapması. Ücretli öğretmenlik rezaletinin sadece Türkiye'de olmadığını görmüş olmam da tuhaf oldu. Bu modern dünya bunalımı değil. Teorik ve sosyolojik gözlem yaparsak bu postmodern dünyanın anlamsız, günübirlik yaşantısı içinde yok olup savrulan öğrenci-öğretmen ve toplum yapısının filmi diyebiliriz. Zaten filmde okul ortamında postmodern bir kaos iklimini çok iyi gözlemliyoruz. Ve tabiki piyasaya angaje olmuş bir gençlik ve toplum ortamında eğitimin düştüğü acziyeti yansıtan kadınlarla ilgili replikler de çok yerinde olmuş. Bu bunalım ortamında Camus'nun sözleri ile başlaması manidar olmuş filmin. Şu güzel replikleri de anmamak olmaz; ''Anne Baba olmanın bir ön koşulu, ön şartı olmalı" , ''şunu bil bir çok insan kendi korkusunu başklarına sıçratır'' , ''disiplinin her türlüsü acı verir.'' , ''umursamaz olmak kolay, cesur olup, kendini adamak zordur.'' , ''bir çocuğun anlayışlı kalbi, en karanlık yerlerin gizemlerini kavrayabilir...'' , "and never have i felt so deeply at one and the same time so detached from myself and so present in the world."
- albert camus
error_outline
mtufan profil fotoğrafı
mtufan
film boyunca aklıma vuranlar.
gelecek gençler için gelecek, şimdiki çocuklar. hakettikleri geleceği vermek ve bu geleceği hakettiklerinden emin olmak ebeveynlerin görevi.
hepimizin dertleri var, yakından bakmak görmek için yeterli.
bazen herkes görülmek ister.
ve daha başka çeşitli duygu ve düşünceleri anlatmaya çalışmış. herkese ne yaptı film bilmiyorum ama bana korkularımı hatırlattı. iyi seyirler..
error_outline
melihkaya profil fotoğrafı
melihkaya
nedense bir tebessüm oluşturdu. sanırım henrynin oluşturduğu bir histi bu, bunca içe kapanıklık ve karanlık içinde oluşturduğu profille hissettirdiği bir şeydi. film bir çok mesajla birlikte en yalnız, umursamayan ve takmayan gerekirse düşünmeyen adamın bile bireyin toplumdaki bireyselliği kırabileceiğinide gösteriyor
. adrien brody böyle rollerin iliği gibi bir şey oldu yine döktürmüş ve Christina Hendricks inanılmaz seksi bir kadın, madmanden sonra bu kadına hangi rolü verseler gözüme bir başka görünüyor. filmi kesinlike lzleyin derim ama neşeli anınızda değil :D
error_outline
Kevlar profil fotoğrafı
Kevlar
Albert Camus ile başlayıp Edgar Allan Poe ile biten 'başaramama'nın öyküsü'. Öğrencilerin okulu sevmemesine alışkınız değil mi? Peki ya öğretmenler de sevmeseydi okulu? Peki bu öğretmenlerden birisi pek de mutlu olmamasına karşın okuldaki çarpık düzen ve mutsuzluğa 'kendine rağmen' bir çözüm arasaydı?
error_outline
Bhrpst profil fotoğrafı
Bhrpst
Böyle depresif bir filme,artık 'yürüyen keder'e dönüşen Adrien Brody yakışırdı zaten. Ama Brody bu filmde yürüyen keder rolünden yürüyen melek rolüne de göz kırpmış. Brody'nin otobüste ağlama sahnesine hayran kaldım,zor duyguları layığıyla yansıtabilen bir oyuncu. Sanırım hikayeden çok Brody'e takılmışım filmde,tüm kasvetli havasına ek olarak final sahnesindeki darmadağınıklığıyla sizi darmadağın edebilecek bir film. İyi seyirler şimdiden.
error_outline
Sanemm profil fotoğrafı
Sanemm
mutlaka izlenmeli.. Adrien Brody seviyorum seni....
error_outline
MehmetMuratBalkan profil fotoğrafı
MehmetMuratBalkan
Film öğretmen öğrenci ilişkisi üzerine bir şey anlatmaya çalışmıyor.Hatta hiç bir alakası yok.İnsanın toplumsal ilişkiler içinde bireyselliğinin naaıl buharlaştığının üzerinde durup,kendinin ve toplumun farkında olan insanın nasıl depresif bir yaşama sahip olabileceğini anlatıyor.
error_outline
mels profil fotoğrafı
mels
Evet filmin içinde öğretmen var, öğrenci var, veliler var, okul var. Ama bir eğitim filmi değil. Daha çok öğretmenlik mesleğini araç olarak kullanarak öğrencilerin, öğretmenlerin yaşadığı kişisel sorunları anlatan ama hiç birisine çözüm getirmeyen depresif bir film. Ben normalim diyen insanlar bile depresyona girebilir bu filmle.
error_outline
KARAGEYIK profil fotoğrafı
KARAGEYIK
Çok acıttı acıtmasına da bir yandan da bağırasım geldi "daha yok mu? laaayn". Filmi izlerken bellekteki acıları, pişmanlıkları, unutulamayan anların zihne pozlanmış fotoğraflarını izliyormuşum gibi bir hisse kapıldım. Depresif bir anınızda yalnız başınıza izleyerek bu biberin acısını katlamak mümkündür.
İzlememiş olanlara ve acı biber sevenlere bu film tavsiyemdir.
error_outline
Turist profil fotoğrafı
Turist
tokat gibi bir film.
error_outline
eminuk profil fotoğrafı
eminuk
Bir öğretmen olarak çok üzdü bu film beni. Eğitim sisteminin, öğretmenlerin, öğrencilerin yozlaşması uzak olduğum bir konu değil maalesef. Tüm bunların yanında sıradan idealist öğretmen filmi değildi. Bir öğretmenin depresif iç dünyasında gezindik bolca, yer yer agladik, bazen de kendi hayatımızı sorguladik. Bana göre çok şey başarmış bir film. Zibidi öğrencileri kuzuya çeviren bir öğretmen beklemeyin, burada bir Mahmut Hoca bulamayacaksiniz.
error_outline
sisyphos77 profil fotoğrafı
sisyphos77
Brody yerine Gossling oynasaydı ya, hüzünlü ama daha yakışıklı... Hayli depresif, nefis film.
error_outline
yabann profil fotoğrafı
yabann
Bu Adrien Brody nin hiç mi yüzü gülmez ? Hep böyle acıklı , karamsar düşündürücü depresif filmlerde rollerde mi olmalı ? filmi izlerken derinlere dalıyorsunuz etkisi filmden sonrada sürüyor . Filmi izlerken dikkatinizin dağılmayacağı bir zamanı seçmenizi tavsiye ederim .
error_outline
Neslii profil fotoğrafı
Neslii
Albert Camus'nün ''Ve hayatımda aynı anda hiç böylesine kendimden kopmuş ve bir o kadar da kendimde hissetmemiştim.'' sözüyle açılışı yaparak beni ilk dakikada ekrana kilitleyen filmin başrolünde Adrien Brody yer alıyor.Yönetmen koltuğunda ise Tony Kaye oturuyor.
Eğitim sistemini, ebeveynlerin tutumlarını, kendi hayatımızı, belki de genelgeçer olarak kabullendiğimiz doğru yanlışlarımızı sorgulayacağımız bir film.Felsefe ile edebiyat arasında gidip gelen Tezer Özlü, Albert Camus, Ferit Edgü gibi yazarları okuyormuş hissine kapılacaksınız.
Farkındalık yaratan bir film, tavsiye ederim..
error_outline