Luke Cage (2016 - 2018)

SEZON 2 - İlk sezonun kalitesinden oldukça geride kalan bolca kötü oyunculuğuyla Dillard'a maruz kaldığımız bir sezon. Ali'nin yokluğu zaten kaliteyi aşağı çekiyordu üstüne senaryonun ve oyunculukların zayıflığı ilk sezondaki tadı kaçırmış. Burada bitirilmesi de o yüzden mantıklı olmuş diyebilirim. Tesadüf olarak bir yılan belgeselinde denk geldiğim şu bilgiyi de paylaşayım gereksiz bilgiler köşesinde bugün :D Cottonmouth, Bushmaster ve Diamondback aslında yılan türlerinin adıymış. Genel olarak vasat denebilecek bir dizi. İkinci sezonda güzel devam eden tek şey müzikler 6/10

SEZON 1 - Harlem havası, siyahi kültürü, harika müzikleri ve beni başlarda inanılmaz etkileyen bir Mahershala Ali oyunculuğuyla dizi başlangıçta beni çok etkiledi. Sezonun ikinci yarısı birazcık düşse de (ki bunda en büyük etki bence Cottonmouth yerine Diamondback’in ön plana geçmeliydi) genel olarak bakınca güzel bir dizi ve güzel bir sezondu. Özellikle Mahershala Ali’nin Biggie tablosu önündeki konuşması bence en başarılı dizi anlarındandı benim için. Umarım bu kaliteyi ikinci sezonda da sürdürebilirler 8,5/10

Mahershala Ali’nin ölmesinin ardından kalitedeki düşüş devam edecekmiş gibi hissettiriyor

Show spoiler

2. sezonun ardından: Beklediğim gibi ilk sezona yakın olmayan bir sezon olmuş. Mariah meselesini çok uzattılar. Bushmaster ise idare ederdi.Finali aslında açık kapı bıraktı ama çok geç kalmışlardı. Dizinin en fazla beğenilen bölümü 1x13 You Know My Steez, en az beğenilen bölümü ise 2x01 Soul Brother #1 olmuş.

1. sezonun ardından: Daredevil'den sonra en beğendiğim yapım oldu. Jessica Jones'da genel olarak bir durağanlık bir amatörlük vardı ama Daredevil'e en çok yaklaşan Luke Cage olmuş. Müziklerinin de katkısı vardı tabi. Malum olay olana kadar artan bir ivmeyle devam etti ama sonrasında finale kadar yerinde saydı. Ama izlerken hiç sıkılmadım tabi. İlk sezonun en fazla beğenilen bölümü 1x13 You Know My Steez, en az beğenilen bölümü ise 1x01 Moment of Truth.

Gayet güzel bir karakter kardeşimiz. Kendine ait ilkeleri olsa da, uygulama yöntemleri yine de biraz sıkıntılıydı. Konusu fena değil. Sıkmadı da ama çok büyük heyecanlar yaşatmadı da. Yine de akıcı hikaye örgüsü ile izletiyor kendini.

Marvel sinematik evreninin tv kolunda çıkan yapımlardan. Film yapılamayacak kadar uzun bir hikayesi var. İçerik olarak da bol aksiyon, mizah ve saçmalık var. Yani izleyebilirsin ama mantık hataları zibil gibi. Tamam hayal ürünü bir dünya ama günlük koşulları kafasına göre değiştirmek saçma bence. Dizi siyahi insanların tarzlarına uygun ilerliyor. Hareketler, konuşmalar, espriler (çok sağlamlar, cidden:D) hatta dövüşme stilleri getto tarzı. Dizi de en çok hoşuma giden ise her bölüm de bir siyahi bir ünlünün rol alması. Fazla gözükmüyorlar ama 1 2 sahne bile yetiyor.

hele ki 12.bölüm de method man I görünce gözler şelale:D

Show spoiler

. Soundtrackler ise ağrıklı olarak jazz, blue's ve hip hop üzerine. Zaman geçirmek için izlenilebilir.

O kadar çok keyif aldım ki, 2-3 oturuşta bitiriverdim. Bu yüzden hiç eleştiri getirmeyeceğim. Hiçbir bölümden bir an olsun bile sıkılmadım. Luke Cage karakteri zaten sevdiğim bir hayali karakterdi, Mike Colter'ı da bu rolde çok beğendim, yakıştırdım. Cottonmouth rolündeki Mahershala Ali de çok başarılıydı (dizinin en iyisiydi bence). Çoğu Adrian Younge imzalı olan müzikler 10 numaraydı (jenerik müziği dahil). Harlem'ın ruhunda bol hip-hop vardır, bunu da diziye çok güzel yedirmişler. Her bölümün adı birer Gang Starr şarkısı örneğin. Bunların yanında Harlem'ın geçmişinden, siyah tarihinden sık sık dem vurulması takdire şayan noktalardı. Dizi boyunca geçen referanslar da çok güzeldi, bazılarına bayıldım. Dizide Raphael Saadiq, Sharon Jones, Charles Bradley, Delfonics, Method Man, D-Nice, Faith Evans, Sway, Heather B gibi müzik camiasından isimleri görmek de ayrıca çok güzeldi benim açımdan. Dopdolu bir diziydi ve izlerken de dolu dolu yaşadım yani anlayacağınız. Ufak tefek "saçmalık"ı bunca iyi şeyin arasında mevzu bahis etmek art niyetliliktir.

Aylar sonra gelen editleme ihtiyacı: Gerçekten sert eleştiriyi hakeden tek nokta bence Diamondback karakteri; klişe mi klişe, vasat mı vasat bir karakterdi ve kostümünden surat ifadesine, repliklerine kadar her şeyi ucuz ve gülünçtü. Cottonmouth ne kadar kaliteli işlenmiş bir kötüyse, Diamondback de o kadar vasat işlenmiş bir kötüydü. Diamondback'i bir kenara koyarsak, rahatsızlık duyduğum hiçbir şey yok.

spoiler sayılabilir ---->
bildiğin devekuşu geni var bu adamda. kapşonu takınca görünmüyor sanıyor. haksız da sayılmaz kapşonu çıkarıyor "aaa luke" oluyo. bir sezon boyunca kapşonla sakladı kendini. rosario sonunda kendine bir dizi bulup sabitlendi sanırım. her dizinin kadrosunda var ve bence hakkını verdi. bölümleri heyecanla geçti diyemem ama hiç sıkmadı da. mahershala ali'nin karakteri çok iyidi hatta mike'den bile, oyunculuğu da dizideki en iyi performanstı bana kalırsa. o öldükten sonrası dizinin düşüş yaşadığını düşünüyorum. diamondback karakteri kötüydü. özel kurşun ve diamondback kıyafetini beğenmedim. seri üretime geçinde hydra bütün iyileri öldürsün. ne shild kalır ne avengers. çok saçma geldi. duygusal luke iyi anlatılmış, savaşçıdan çok bu yanı beğendim diyebilirim.