Asla Gözlerini Kaçırma (2018)Werk ohne Autor

Florian Henckel von Donnersmarck tarafından yönetilen 2018 yapımı film. 91.Akademi Ödüllerinde En İyi Yabancı Film Dalında Almanya'nın adayı olmuştu. Ödülü Roma filmi almıştı. -O seneki filmlerde iddialıydı.-O zaman filmi bulup izleyememiştim. İzleseydim kesin favorilerimin içinde yer alan filmlerden birisi olurdu.
O, bu, şu oldu demeyeceğim iç içe geçmiş çok güzel ve derin bir hikâyesi var. Hikâyesi gibi, derin duygular bıraktı. 189 dakikayı izlerken, detaylarına da kapılıp gittim.

Asla gözlerini kaçırma, gerçek olan her şey güzeldir." cümlesi özetlese de "Her hâlükârda, yaptığın şeyin iyi ya da kötü olduğunu bilen tek kişi sensin." cümlesini de ekleyebilirim.Nasıl anlıyor ya da içinizdeki ruh hâliniz o an nasıl bir anlam yüklüyorsa, beni o kısımdan yakaladı. İnsanın, korktuğu karanlığa gözlerini kaçırmadan bakmak gibiydi. Belki aradığınız gerçeklik ya da ne ise o, flu gördüğünüz, üzerini örttüğünüz bir şey de olabilir. O arayış, keşfetme, sizi yeterince ya rahatsız ediyordur ya da aradığınızı buldurmuştur. Veyahut bir adımda yaklaştırmış olabilir. Kurt Bernert gibi, artık biliyorsunuzdur.

Spoilerı göster

Film 3 saat ama ilk 20 dakikada sizi içine çekmeyi başarıyor. "Başkalarının hayatı" filmi kalitesinde hatta ondan daha iyi ve nazi dönemini anlatıyor. Sonu benim istediğim gibi bitmese de bu filme bayıldım. ❤️

Bir ressamın hikayesinden yola çıksa da içerisinde çok şey anlatmayı başarmış, kurgu ve sinematografisiyle bence çok çok iyi kotarılmış bir film.

İçinde çok şey barındıran, her şeyiyle mükemmel bir film. Çok çok beğendim. Oyuncular da çok başarılıydı.

Yabana atılacak bir film değilmiş bunu o dolu dolu 189 dk ile hissettim. Kesinlikle izlenmeye değer.

Film gibi film dedikleri bu olsa gerek. Hiç kolaya kaçmamış. Her şey vardı filmde ama gereksiz duygusallık yoktu. Evet gerçekten büyük acıların yaşandığı bir dönemden bahsediliyor ama aynı zamanda içinde aşk da vardı, sanat da , mutlu anlar da... Film hepsinden bir parça kullanmış ama birbirinden kopmadan tabii. Bu sebeple benzerlerinden bir tık daha gerçekçi geldi bana. Büyük bi dramla başlayıp, sonuna kadar bu dramdan beslenmeyişi filmin en önemli artılarından. O kadar alışmışız ki o tarz filmlere, sürekli o yaşanan dram karşıma çıksın da bi güzel aglayayim istedim. Zamanla aslında hiç ihtiyacımin olmadığını, filmin beni zaten başka başka şeylerle beslediğini farkettim. Gayet tatmin ediciydi.

Bu film bana ölümsüzlüğü hissettirdi. Kaybetmişliği ve onun içinde ki kazanma zevkini.. Nasyonel sosyalizm içinde acımasızlığı Komünizm içindeki tek düzeliği ve Kapitalizm içindeki arayış ve kayboluşu

Her diyalogda ve sahnede farklı mesajlar veren, her anı tüm detayına kadar hissettiren harika bir hikaye. Filmin süresi sizi korkutmasın, zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsunuz.