The Way (2010)

Birbirinden farklı karakterlerin harika maceraları ile dolu yeryer duygulandıran yer yer eğlendiren müthiş bir yol filmi. Harika müzikler ve manzaralar eşliğinde tabi ki. Bir çok mesaj barındırıyor. Çok beğendim. Harika oyunculuklar. Güzeldi. 7.5/10

Yine kalkıp çantasını sırtlayanları kıskandığımız, derelerden tepelerden börtülerden böcüklerden her güzel detayıyla mest olduğumuz bir yol filmi daha. Böyle samimi filmler de iyi ki var bee.

Alıp başını gitme isteği uyandıran , gitmiş kadar da iyi hissettiren muhteşem bir yol filmi.İzleyin , izlettirin.

İzlerken beşinci kişi olarak Camino de Santigo yolunu yürüyormuş gibi hissedeceksiniz. Belki de "bir hayat seçmeyip onu yaşamayı tercih edersiniz." felsefesinin yaşandığı müthiş bir filmdi! Umarım böyle bir seyahat yaşar ve kendimi bulabilirim, diye de demeden geçmek istemiyorum. Her şeyi bırakıp hayatta kalabileceğiniz bir sırt çantasıyla dünyayı dolaşma isteği uyandırma isteği yok mu? Ah! Yüreğime dokunan ve etkilendiğim "Into the Wild" filminden sonra ender filmlerin içinde yerini aldı. Müzikleri desen ayrı bir tatdı. Son olarak da gerçekçiliğinide hatırlatarak mutlaka izleyin...

Bir seyahat filminde olması gereken her şey vardı bana göre. Birbirinden farklı hikayeler, izleyiciye ilham veren maceralar, tüm bunlara eşlik eden güzel müzikler ve tabii eşsiz manzaralar... Her ne kadar film bir dramla başlasa da, bu dram gözümüze sokulmadı. gönlümüzce karakterlere odaklanabildik, onlara gülebildik ve tam yerinde de hafif duygusal kıpırdanmalar yaşadık. Verdiği " Hayatını seçemezsin, onu yaşarsın." mesajı da çok etkileyiciydi. Her zamanki gibi yine gaza geldim ve yüreğimin sesini dinlemeye karar verdim. Bu gaz bana 6.20de alarmım çalana kadar yeter. Sizin erkenden çalan bir alarmınız yoksa belki film bitiminde çantanızı hazırlarsınız.

İnsanı asla sıkmayan hatta daha çok kendine bağlayan bir film. Çok samimi bir üslubu var. İzlerken çok keyif aldım. Yani insanın çantasını alıp maceraya atlayası geliyor. Martin Sheen ilerleyen yaşına rağmen bu kadar sert hava koşuluna ve yürümeye hiç aldırış etmemiş. Hatta o baştaki huysuz, çekilmez yaşlı adam rolünden, cana yakın dosta çok güzel adapte olmuş. 4 farklı millet, 4 farklı karakter, 4 farklı hikaye o kadar güzel harman olmuş ki gittikleri her yerde ortak noktalarını buluyorlar. Buda alışkanlığı arttırıyor. Bide film Hristiyan öğretisi çerçevesinde gelişiyor. Bu da maneviyat duygularını olduğundan daha çok öne çıkarıyor. Ama asla empoze etmeden. Çok hoşuma gitti bu ince çizgi de ilerlemesi. Sonuç olarak bittiğinde yüzünüzde bir tebessüm oluşturacak bir yapım.

Camino de santiago yolunu yurudum bu filmle,daha ne isterim.Filmin naif bir havasi var,pozitif tesirli filmlerden.Seyahat etme istegi uyandirdigi da asikar.

Harika bir seyahat filmiydi. İzledikten sonra çanta, mat, tulum alıp ispanya yolunu tutmamak için insan kendini tutamıyor. O manzaraları o mekanları canlı görebilmek fotoğraflamak için neler vermezdim. Ama gelecekte yapacaklarımın arasına aldım.

efendime solim.. ilk dakikalar rengini belli etmese de izledigim en iyi seyahat filmi oldu. ekranin basindan kalkmadan yanimda bir baba, dengesiz bi esrarkes, sorunlu bi kadin ve yazamayan bi yazarla uzun mu uzun bi yol gittim :) ara ara terslikler oldu ama muziklerin tadini kaciricak kadar diil. bu arada sevdiginiz parcalari boyle guzel filmlerde duymak da ayri bi hos oluyo :D son sahnelerinde "the big lebowski" filmi aklima geldi ama neyseki bi absurdluk yasanmadi. (yasanmica da belliydi zaten :)) sonuc olarak yol yorgunuyum :D daha fazla konusmiim.. henuz izlemeyenler bu filme torpil gecsinler :)

Zaman zaman durağanlaşsa da sıkılmadan izlenen bir film... İnsanda seyahat etme isteği uyandırıyor :) Tek eleştirim son sahneye... Rüzgara karşı külleri savurdu hepsi kayalıklara gitti oldu mu şimdi :) Ahh Emilio ahh...

İzlediğim iyi filmlerden biri . Tavsiye ederim sıkılmadan izlenir. Sevdiklerinizin hayattayken değerini bilip onlara sımsıkı sarılın. Film afişinde de dediği gibi , '' Life is too big to walk it alone .'' iyi seyirler ..

Oyunculukların oldukça öne çıktığı, temel olarak dram-komedi-macera karışımı bir film. Son dönemde izlediğim en iyi 2-3 filmden biri aynı zamanda. Farklı amaçlar için yola çıkan ve aynı yolda buluşan dört insanın hikayesinde sürükleyici karakter tom. En başta çevresindekilere karşı duyarsızlığı, aldırmazlığı zamanla kırılan ve bakış açısını değiştiren tom hem hedefini gerçekleştirmek için çaba harcıyor, hemde gösterdiği yakınlıkla onunla yolculuk yapanlara da birçok noktada katkı sağlıyor. Tekrar izleme ve başkasına önerme isteği uyandırması da diğer bir olumlu özelliği. Yolculuk boyunca geçilen mekanların kimi zaman trajikomik yönlerle ve olaylarla, kimi zaman da mekansal güzellik bakımından dikkat çekici olması da içinizde bir seyahat hissi uyandırıyor. Hak ettiği değeri görmesi gereken çok iyi bir film..