The Unbearable Lightness of Being (1988)

Adından dolayı yaklaşıp, süresinden dolayı uzaklaştığım bir filmdi. Kadın-erkek ilişkileri üzerine işlenen en iyi filmlerden birisi sanırım. Kitabını okuyanlardan değilim. Eminim daha yoğun ve anlamlıdır ama filmin de başarılı bir şekilde adapte edildiği kanısındayım. Bazı insanlar için hayatta acının hiç yerinin olmadığının, bazı insanlar içinse yaşadığı acıdan kaçmanın dramatik öyküsünü varoluşçu felsefeyle anlatmış. Bir taraftan da Ruslar tarafından işgal altındaki Prag sokakları yansımış kameraya, diğer taraftan da biraz politika, biraz felsefe biraz da psikoloji. Aslında film herşeyden biraz :) Tam da kararsızlıkları ve ikilemleri olan, hayata kuşkuyla bakan insanların filmi. İzleyeni düşünmeye iten, sorularıma cevap bulurum ümidiyle gelip aklında daha fazla soruyla ayrılmasına neden olan ilginç bir film. İyiydi hoştu evet ama yer yer sıkılmadığımı da söyleyemem. Süresinden dolayı caydırıcı olmasın diyemiyorum, sadece izleyenlere kolaylık diliyorum ☺️

sadece kitabını okumanızı tavsiye ederim. uyarlamasını ben hiç beğenmedim. güzel juliette'mizi tereza olarak görme fikri pek keyifli olsa da film o kadar havada kalmış ki keyfini süremedim.

Juliette Binoche,Daniel Day-Lewis harikasınız!hatta yan karakter olmasına rağmen (Sabina) Lena Olin,karakterleri çok iyi yansıtmışlar.filmin genel konusu''aşk çiftleşme arzusunda duyurmaz kendini uykuyu paylaşma arzusunda duyurur'' olsa da:) sorumluluk,çok eşlilik,sadakat,varoluş sorunları,evlilik,aşk ilişkileri birazda dönemin siyasi koşulları,Prag ın görsel zevki,karakterlerin zıtlığı(Tereza nın masum kasaba kızıyken çapkın bi kız gibi davranıp Tomas ın evine yerleşmesi,Sabina nın Tomas gibi çapkın olmasının yanında siyasi fikirleri,ressam olması aşık olduğu adamın yanında bambaşka bi kadına dönmesi)...felan filme dair her şey çok güzeldi.filmi bu kadar güzelse kitabı bebek gibidir,okuyanlar şanslı:)

beni en çok etkileyen kitaplardan biridir. muhteşem bir varoluşçu romandır. tabiki öncelikle kitabı tavsiye ederim ama ben filmi de beğendim. başarılı bir uyarlama olmuş bence ve elbette oyuncu seçimi şahane. Tereza, Juliette Binoche'tan başka kim olabilirdi zaten. sadece onun o saf, masum ve genç güzelliği için bile izlenir bence bu film.

Milan Kundera'nın nefis kaleminden aktarılmış hikayeyi bilmek,trailer'ın sonundaki o ufacık tanımlamayı kahredici kılıor. ''A lovers story '' olduğuna emin misiniz sevgili insancıklar ? Hoş,zaten kitapların film uyarlamalarından mucize beklememek lazım.