yönetmenin kendi tarzını her an iliklerimize kadar hissettiğimiz bir film , kendini her zaman izletmeyin başarıyor , farklılıklarıyla gerçekten güzel bir film , ama asla favorilerden de olamıyor nedense bu yapımlar . genel anlamda izlemesi keyifliydi.
filmde mükemmel çocuk yaratma hissinin "sevgisiz" olamayacağını anlıyoruz... Bir aileyi, insanları bir arada tutan şey nedir ? Ben neden bu filmi 2001 den beri seyretmemişim ? Babam böyle pasta yapmayı nerden öğrendi? Kafamda deli sorular :-)))
“Batmak üzere olan bir savaş gemisinin enkazından ailesini kurtarırken trajik bir biçimde öldü” 10/8
son zamanlarda izlediğim en sıcak film olabilir kendisi. her karakterin kendine has derinliği, masalsı anlatım, renkler ve kamera açıları büyüleyici. wes anderson'ın kurduğu bu keskin düzene çok alışık değilim fakat bir hevesle tüm filmleri izleyerek tüketmek de içimden gelmiyor. anladığım kadarıyla zamana yaya yaya tadını çıkarmak gerekiyor bu yönetmenin.
En iyi filmi değil belki ama W. Anderson sinemasına başlamak için en ideali. Komedisi ve dramı kararında kullanılmış, aile kurumuna farklı bir mercek tutmaya çalışan, tatlı bir yapım.
Wes Anderson'un şuan çektiği filmlere göre biraz geri planda kalsa da her bir karakterinin derinliğinin, ruh halinin, dünya görüşünün, politik ya da dini anlayışının hatta ve hatta topluma bakış açısının renklerini yaratmış bir film. detaylar içinde kaybolmanın hazzının yanı sıra hayatın farklı episodelarının olduğu ve bunların aslında nerede ve ne zaman olduğunun bir önemi olmadığını anlatıyor. Bütünlük önemli olan. Kendi hayatımıza dair detayları yakınlarımızın ya da başkalarının hayatında bulabiliriz. Ve her şeye rağmen bu durum güzel olanı. Bunalım, melankoli, nihilistlik, kinistlik, depresyon bu gibi şeyler sahip olduklarımızın önüne hiçbir şekilde geçmemeli. Tek yapmamız gereken arkamıza yaslanmak ve olayları kabullenmek. Gelişine vurmak, nadasa bırakmak değildir ki bu yüzleşmektir. Sevginin yüceliğini kabul etmektir. Dramı bile kahkahalar attırarak izlettiriyorsun Wes Anderson. Yücesin. Güzelsin. Tabi Özelsin de. Custer'la Eli'ın benzetmeleri, Margot'un oyun arşivindeki kitapların alayının psikolojik gerçeklik, toplumsal gerçeklik ve absürt tiyatro üzerine kuruluşu, detaylarda kayboluyorsunuz sonra kaybolmayı sorgulayıp çeşitlendiriyorsunuz bir bakmışsınız kaybolarak kendinizi bulmuşsunuz.
Dağılmış bir aile ve her biri dahi diyebileceğimiz üç küçük çocuk.. Filmin başlangıç bölümü çocukları tanımakla geçiyor. Ardından günümüze geliyoruz, çocukların geçmişleriyle şuanki hallerini kıyasladığımız bir bölüm başlıyor. Ardından aileyi daha iyi tanıdığımız ve sorunlarına ortak olduğumuz kısım geliyor. Film bu şekilde kademe kademe ilerleyen bir yapıya sahip. Başlarda karakterleri tanımak adına sabrediyorsunuz ve ilgiyle izliyorsunuz. Görüntüler, diyaloglar, karakterlerin izleyiciye sunulma şekli sizde ister istemez absürt bir aile komedisi izleyecekmişsiniz izlenimi bırakıyor. Ama ortalara geldiğinizde bu beklentilerinizi karşılamayan bambaşka bir film görüyorsunuz. Dram türüne böyle bir başlangıç yapmak izleyiciyi ters köşe yapıyor gerçekten. Ama şunu da ifade etmeliyim, dramı da ilginç bir filmdi. Yani normal bir dramı da yok filmin. Garip bir şekilde insanı içerisine alan bir atmosferi, dağınık ilerleyen bir konusu ve insanı yoran bir akışı var. Filmin sonlarında biraz tatmin oldum ancak genel olarak çok da severek izleyemedim. Görsel yönden de kurgusal olarak da tam bir Wes Anderson filmi olmuş. Ancak yönetmenin daha iyi filmleri var bence. Oyuncu kadrosu da filmden beklentimi arttıran bir unsurdu. Çok kaliteli isimler hem ana karakterlerde hem de yan karakterlerde karşınıza bolca çıkıyor. Filmin müzikleri ise efsane güzel. Dinlemeye doyamayacağım şarkılar arşivledim. Özetleeee kötü diyemeyeceğim ancak orta düzeyde kalmış bir film bence. Dram severlere sesleniyorum, farklı bir film izlemek isterseniz tavsiye ederim. İzleyeceklere şimdiden iyi seyirler :)
Filmin başlangıcı anlatım tarzı daha çok absürt komedi beklentisi oluşturdu bende başta ama filmin ortalarına doğru işler öyle gitmedi:) yine de ben beğendim özgün bi anlatım tarzı var
kendine özgü tarzıyla, güzel bir wes anderson filmi. aslında hafif absürd, eğlenceli bir film izleyeceğimi düşünüyordum. kısmet değilmiş, bu da dram çıktı.
Bir aileyi, insanları bir arada tutan şey nedir ?
Ben neden bu filmi 2001 den beri seyretmemişim ?
Babam böyle pasta yapmayı nerden öğrendi?
Kafamda deli sorular :-)))
“Batmak üzere olan bir savaş gemisinin enkazından ailesini kurtarırken trajik bir biçimde öldü”
10/8