The Big Kahuna (1999)
Puan
Yeterli oy sayısına ulaşılamadı
Senin Puanın
Oyuncular
Yönetmen
Dil
İngilizce
Ülke
ABD
Süre
90 dakika
kaptankaptanim
error_outline
İç karartan, yıpranmışlıklar ile dolu ve adeta bir tiyatro oyunu olma potansiyeline sahip bir film. Üç pazarlamacı ve ister istemez psikolojilerinde kendi fikirlerini pazarlamak yatıyor. Gereğinden fazla geveze, bunaltıcı ve herkese onu bunu yapmalısın diye geçinen kibirli biri, dindar ve be sadece empoze edildiği için dindar olmuş biri ve karısından ayrılmış eski alkolik ve pişmanlıklardan kaçmak isteyen hatta hayallerinde intihar bile olan bir adam. Bu üç kişi aslında kendi düşünceleri ile İsa kadar masum ve saf sayılırlar hatta kendi ideolojileri uğruna canlarını bile vermeye hazırlar ama önemli olan şu soru birbirleri için bunu yapabiliyorlar mı? Ne kadar insanlar? İnsanlık neyle ölçülür? Ona buna kurtarıcılık taslayarak mı, mucizevi bir kurtuluş bekleyerek mi yoksa kurtuluştan kaçıp her şeyi boş vererek mi? Bunların cevabını veren biraz fazla iç sıkıcı ve ağır işleyen entelektüel, din, sosyoloji, felsefe ve psikoloji muhabbetleri ile bir buçuk saati bir otel odasında dolduran bir yapısı var. Kesinlikle iyi bir odak istiyor yoksa sıkılır ve filmden nefret edersiniz. Birkaç kez geri alarak izledim. Filmin en temel aforizması, eğer insan pişman olabilme yetisine sahipse ve bunu geliştirebiliyorsa insandır. Öte yandan her biri İsa olduğu kadar bir baba İsa, tanrı İsa ve şeytan İsa'dırlar da. Kibir kötülüğü mü getirir kurtuluşu mu, iyilik insan olmayı mı getirir zayıflığı mı ve baba daima suçlanan mıdır yoksa ara bulucu mu? İnsanı dersleri fazlasıyla çok olan bir süre sonra e artık höh be ağabey dedirtse de zaman zaman sıksa da Kevin Spacey ve Danny DeVito için izlenir. İzleyin. Kibirli olmak kaba olmak dolayısı ile şeytan olmak zaman zaman başkaları için dürüstlüktür. Bir insan dürüstse ve kaba ise dürüstlüğü takdir edilmelidir çünkü dürüst olmayan bir sürü kaba yaratık sokaklarda kol gezer.