Film üç bölüme ayrılmış bulunmakta: Büyübaba dönemi bize bir insanı ne kadar köleleştirip insani yetilerden uzaklaştırırsak o kadar arzularını kuvvetlendirip iç dünyasında en uçta yaşamasına neden olduğunu özetliyor. Baba dönemide ise asıl verilmek istenen mesaj farklı olsa da benim dikkatimi Sovyet Dönemi'nin hiç de hayalimdeki gibi olmadığı çekti. Halk bir portakal için sıra beklerken yiyecekler hızlı yemek yeme olimpiyatları için ziyan ediliyor ve tepede hala halktan bağımsız krallar gibi yaşayan insanlar mevcut. Torun bölümü ise tartışmasız en iyisiydi. Keşke büyükbaba ve baba bölümünden kısıp bu bölümü uzatsalarmış. Genel hatlarıyla ele alındığında ise başarılı olarak nitelendirilebilinecek bir yapımdı.
Yahu bunlar nasıl kafalar? Birbirinden ilginç filmleri izledikçe bu fikirleri ortaya atabilmek için neler yaşamak, nerelerde bulunmak ve nasıl bir ruh halinde olmak gerekir diye düşünüp kafayı yiyecek gibi oluyorum:) filmin iğrenç sahnelerinden çok fazla dem vurulmuş, ben de iğrenç sahneleri dışında sahnelerin taşıyabileceği anlamlar üzerine yoğunlaştım, hiç iğrenmedim, aksine çok ilginç mesajlar buldum kendi çapımda. Mutlaka vermek istediği bir mesaj vardır ama herkes kendine göre anlamlar çıkarabilir filmden. Yorumumda bunlardan bahsedip izleyecekleri yönlendirmek yerine kendi çıkarımlarını yapmalarını tercih ederim açıkçası. Kusma sahnelerini uzun uzun izlemek zorunda değilsiniz, oralarda kafanızı çevirirseniz geriye çok iğrençlik kalmıyor. Özellikle Cannibal Holocaust, Human Centipede 2 filmlerine göre insaflı bile davranılmış. Ha bir de filmin geçişlerine hayran kaldım, sahneler ustalıkla birbirine bağlanmış.Kısacası, farklı kafalar yaşamayı seviyorsanız bir deneyin derim:)
Yorumlarını okurken rahatsız edici olduğu bana söylenmiş olan ama benim tam olarak neyden rahatsız olmam gerektiğini anlayamadığım film. Filmin içinde bir insanın hayatında olmayan bir şey var mı acaba diye sordum izledikten sonra. Toplum içinde tuvalete gitmiyormuş, gaz çıkarmıyormuş gibi davranıyoruz diye sahiden bunları yapmadığımıza ne ara inandırdık kendimizi. Penis görmek, kesilen insan etleri görmek,kusmak filan mı rahatsız etti desem onlarda normalde yaşadığımız veya gördüğümüz şeyler değil mi ? Filmde 3 kuşağın farklı farklı dönemlerde hikayesini izliyoruz aslında. Sonradan eleştirisini bir yerde okuyunca fikir sahibi oldum. Macarların tarihileri boyunca ne kadar farklı ideolojik kırılmalar yaşadığına da filmin alt metninde görebiliyoruz. Sosyalizmin 'biz çok doyuyoruz' diyen şişman babalarının kapitalist sisteme doğmuş cılız çocukları diye tanımlanmış son iki kuşak okuduğum bir yerde. İzleyin mutlaka yani. Dip not ; ne vardı burada rahatsız edici şimdi derken hitap ettiğim kitle sevişme sahnesinde kafasını çevirip 'uygunsuz ' sahneler var diye başkalarına anlatan kitle değil tabi.
Anlamadan bitiyormuş gibi görünsede ilginç bir film. Rahatsız edici gelebilir. Fakat insanın yaşadığı toplumda kendisini dizginlmezse, kontrollü tutmasa neler yaşanabileceğini anlatıyor.
insan vücudu hem büyük bir lütuf, hem de büyük bir sorumluluk. ya onu kontrol altında tutup yaşanabilir bi hayata sahip oluyosunuz; ya da şehvet ve açgözlülük gibi insan vücudunda yaşayan -evcilleştirilmesi gereken bu vahşi iki hayvanın- tasmasını tutamıyo ve mala bağlıyosunuz. bu filmde afedersiniz mala bağlayan arkadaşları görüyoruz daha çok. tabi filmin alt metinin de benim bu kısır yorumundan çok daha fazlasını arayabilme imkanı da var.
izleyici sayısını filmin kalitesine oranla çok az buldum. ayrıca etiketlerde de "zaman öldürmelik" etiketini görmek beni hayal kırıklığına uğrattı.
edit : etiketlerden "zaman öldürmelik" ibaresi kaldırılmış, teşekkürler beni dikkate alan yönetici arkadaşlara :)
Büyübaba dönemi bize bir insanı ne kadar köleleştirip insani yetilerden uzaklaştırırsak o kadar arzularını kuvvetlendirip iç dünyasında en uçta yaşamasına neden olduğunu özetliyor.
Baba dönemide ise asıl verilmek istenen mesaj farklı olsa da benim dikkatimi Sovyet Dönemi'nin hiç de hayalimdeki gibi olmadığı çekti. Halk bir portakal için sıra beklerken yiyecekler hızlı yemek yeme olimpiyatları için ziyan ediliyor ve tepede hala halktan bağımsız krallar gibi yaşayan insanlar mevcut.
Torun bölümü ise tartışmasız en iyisiydi. Keşke büyükbaba ve baba bölümünden kısıp bu bölümü uzatsalarmış. Genel hatlarıyla ele alındığında ise başarılı olarak nitelendirilebilinecek bir yapımdı.
Filmde 3 kuşağın farklı farklı dönemlerde hikayesini izliyoruz aslında. Sonradan eleştirisini bir yerde okuyunca fikir sahibi oldum. Macarların tarihileri boyunca ne kadar farklı ideolojik kırılmalar yaşadığına da filmin alt metninde görebiliyoruz. Sosyalizmin 'biz çok doyuyoruz' diyen şişman babalarının kapitalist sisteme doğmuş cılız çocukları diye tanımlanmış son iki kuşak okuduğum bir yerde. İzleyin mutlaka yani.
Dip not ; ne vardı burada rahatsız edici şimdi derken hitap ettiğim kitle sevişme sahnesinde kafasını çevirip 'uygunsuz ' sahneler var diye başkalarına anlatan kitle değil tabi.
izleyici sayısını filmin kalitesine oranla çok az buldum. ayrıca etiketlerde de "zaman öldürmelik" etiketini görmek beni hayal kırıklığına uğrattı.
edit : etiketlerden "zaman öldürmelik" ibaresi kaldırılmış, teşekkürler beni dikkate alan yönetici arkadaşlara :)