Küçük yaşta izlediğim ve son sahnesiyle çok etkilendiğim bir yapımdı. Filmdeki felsefe her iyi insanın rüyası belki de. Şimdi izlesem etkilemezdi kesinlikle, dünyanın farkına varınca ütopya olarak izlenebilir.
Mis gibi filmdi. En büyük erdemin karşılık beklemeden yapılan yardım olduğunu anlatıyor ve bunu dine vurmadan yaptığı için de takdir ettim senaristi ve yönetmeni. Filmdeki ayrıntıları da çok sevdim. Farklı kusurları ve zaafları olan insanlar hep yardıma muhtaç olan insanlar olarak anlatılmış ve bunu yaparken insanın fizyolojik kusuru olamaz sadece düşünce kusuru olabilir demek istenmiş. Kendini kabullenmenin bir başarı olduğu ve komplekslerle mücadele etmek gerektiği, hayatla mücadele etmek gerektiği ardı ardına verilmiş. Kötünün hiçbir şekilde değişemeyeceği çünkü bunun için asla mücadele etmeyecekleri düşünülürken, dış görünüş olarak kötü görünen birinin tırnak içinde; ön yargıyla; aslında başka biri tarafından iyilik yapıldığında onun da bu psikolojiden kaynaklanan aynı şeyi yapmak istemesi kusursuz bir insan anlatımıydı. Bin kişinin mum yakabilmesi için önce bir insanın dilek dilemesi gerek..
Filmin başı 2000 ise
Sonu 2020...