Melancholia (2011)

Melancholia (2011)

Rating 8.2 / 10
Your Rating
Director(s)
Language
English
Country
Denmark
Runtime
135 minutes
281
49
847
449
Synopsis Trailer Who liked it?
Rainbow profile photo
Rainbow
İzlemeye hiç cesaretim olmayan, her seferinde ertelediğim bu filmi izledim sonunda. Oh bee! Bunalabilirsiniz evet, içiniz kararıp sıkılabilirsiniz. Ölüm korkusu taşıyan bir çaresizin çırpınışlarında kendinizi görebilirsiniz. Amaaan nasıl olsa öleceğiz neden bu panik, hırçınlık, telaş diyemiyorsunuz bile! Oturup paşa paşa karanlık bir merak duygusuyla izliyorsunuz. Diğer taraftan hayatta olmanın ya da olmamanın onun için bir farkının olmadığı hatta ölümde huzur bulan bir biçarenin yerine koyuyorsunuz kendinizi. İstediğini sandığı aslında istemediği hayattan kaçmaya çalışan, etrafında onu anlıyormuş gibi davranan aslında zerre hiçbir şeyden anlamayan insanlara artık daha fazla tahammül edemeyen, bir şeyleri yapıyor olmak seviyor olduğu anlamına gelmeyen, yaşamak zorunda olduğu için yaşayan, döngünün akışına kapılan bir kız oluveriyorsunuz. Dünyayı yaşanmaya değer görmeyen -boşvermişlik midir artık aldırmazlık mıdır- bu varlığın zihninin içinde dolana dolana bir hal oluyorsunuz. Depresyon ustası Trier rüya gibi bir yapım hazırlamış. Atmosferi de, oyuncuları da, titrek kamera çekimleri de tam da filmin adı gibi. Herkese hitap eder mi bilemiyorum ama farklı bir bakış açısı yakalamak adına izlemelisiniz. Çünkü şunu hepimiz de biliyoruz ki GEZEGENLER RUH HALLERİMİZİ ETKİLER.
error_outline
BirKusOlsam profile photo
BirKusOlsam
Yapım ismiyle o kadar uyumlu ki başından sonuna melankolik, sıkıcı ve boğucu, renk paletiyle daraltıcı bir havada ilerliyor. Özellikle ilk bir saatine katlanabilirseniz yavaş yavaş neler olduğunu anlayabiliyorsunuz ve hak verebiliyorsunuz. Gerçekçi atmosferini, insan psikolojisini yansıtma biçimini ve ''son'' kavramını anlatımını oldukça beğendim. Ancak filmin süresi uzun geldi ve dediğim gibi ilk bir saat gerçekten zor akıyor. Genel itibarıyla ben izlediğim şeyden memnun kaldım. Ama herkesin sinema zevkine uyabileceğini de zannetmiyorum. 7/10
error_outline
tugced profile photo
tugced
Eğer entel bi insansanız ve uuu çok farklı bi beyin izlerim diyebilir ben ilk 10dksında sıkılıp bıraktım saygısızlık mı anlamamak mı bilemiyorum ama anlamak bile istemedim filmi garip bi iticiliği vardı ki her türlü her yapımda filmlere kapım aıçıktır :) ama yok yani yarım bıraktığım nadir filmlerden oldu kendisi,üzgünüm şans verir miyim çok zor.
error_outline
Raziye. profile photo
Raziye.
Lars von trier in filmleri çok ağır,beynimizi çürütüyor izlerken.Sadece düz bir şekilde olayın gidişatına odaklanınca filmi izlemenin hiç bir mantığı yok boşa giden 2 saat olur.Ama filmin Trier e ait olduğunun bilinciyle vermek istediği mesajı almak için her sahnede illaki bi ip ucu vardır deyip dikkat etmek lazım,hem bu şekilde izleyince filmin boğmasına izin vermemiş oluyorum hem de daha rahat anlaşılıyor (tabi eminin çeyreğini anlamışımdır ancak:D).Filme gelecek olursam çok beğendim,çok iyi,manyakça kurgulanmış.Kısa özeti ''dünyaya bir meteor çarpması sonucunda kıyamet kopması,film boyunca kıyamet beklentisi ve film karakterlerinde yarattığı korku,endişe,karamsarlık, filmin adıyla melankolik bir hal''.Meteorun adı ise melankoli.Filmden tek anladığım: Günümüz dünyasında ruhsal bozukluğun bu karamsar yapının kendi dünyamızın,hayatlarımızın kıyameti olduğu...(gerçekten tek anladığım bu) film sarstı beni,kendi düğün günü düğün mekanı dışında her yerde vakit geçirmeye çalışan kirsten dunst gibiyim şuan :D
error_outline
VforKukuletta profile photo
VforKukuletta
Bir Lars von Trier filmi bitirdikten sonra ya bu filmi sevmedim demem ben kesin anlamamışımdır derim çünkü Lars öyle bir yönetmen ki en ufak ayrıntının bile birçok anlamı var ama aynı zamanda hiçbir anlamı yok Bu filmde de 2 kardeş üzerinden her insanın kıyametinin farklı olduğunu görüyoruz ilk bölümde Justine bir düğün arafesinde ama her karesi buram buram buhran dolu bir düğün ikinci yarısında ise gezegene yaklaşan bir Melancholia gezegeni var ve bu korkuyla diğer kardeş Claire'nin yüzleşmesini daha doğrusu yüzleşememesini görüyoruz. Burda Claire'nin kocasına ayrı bi satır açmam gerekir Velhasıl metaforla dolu bir Lars von Trier filmi daha geride kaldı. Yönetmene aşina olanlar izleyebilir ama diğerleri ilk bölümü dahi atlatacağını sanmıyorum..
error_outline
TheBride profile photo
TheBride
Doğa felaketi, düğün, melankoli. Filmi izlemeden önce bu üç olayın nasıl bir arada işlenmiş olabileceği hakkında şüpheyle yaklaşmıştım filme. Ama bence çok çok başarılı bir psikolojik film olmuş. Özellikle depresyon ve melankoli duygusu çok güzel yansıtılmış. içinde bulunduğu melankoli duygusunu anlamamıza çok güzel örnek olmuş.
error_outline
cimcini profile photo
cimcini
ne varsa eskilerde var diyerek trier turlarina basladigim bugunlerde tekrar izledigim ve troier korku filmi yapsa bu kadar korkardim dedigim sahaser. olum bilimci karsisindaki dehsetimi anlatamam. her karesi ince ince islenmis,sembollerle bezenmis binimum korku filminden daha urkutucu bir film. < olum caresizligi karsisimda ilk pes eden ,imtihari secen en mantikli olan bilim adami en sakin karsilayan ise en melankolik olan /spoiler>
error_outline
BELIT profile photo
BELIT
Sadece görüntüler için bile izlenebilir . Beni tek rahatsız eden Kristen Dunst oldu , o da bu filmle ödül almış :-) Bence yanlış kadın .
error_outline
Insomniac profile photo
Insomniac
Bazı filmler vardır, o duyguları yaşıyorken veya yaşamışken ya da yaşayacağınızı düşündüğünüzde, bir şekilde size aynaya bakıyormuşsunuz gibi hisler yaşatır. Bu filmi izlediğimde tam olarak bunları hissetmiştim. Yönetmenin kendisine olan ön yargımı hala yenebilmiş değilim fakat bu filmi eminim izlemediğim tüm filmlerine bedeldir. Çünkü benim için daima özel bulduğum filmlerin arasında kalacak. Kristen Dunst'ın performansına hayran kaldım...Duyguları o kadar iyi aktarmış ki, izleyenleri de o çemberin içine alıyor. Film de belli bir çizgide ilerliyor ve kendine ait bir frekansı var, o yüzden herkesin seveceğini düşünmüyorum.
error_outline
Merveg. profile photo
Merveg.
Film çekim farklılıkları ve gerilim dolu müzikleri ile sıkıcı olmaktan kurtarılmış.Genel olarak içeriğine gelirsek Justine geleceği bilen ve bu yüzdende yaşadığı anı istediği gibi yaşayan ve gelecekten hiç bir beklentisi olmayan bir karakter belkide kıyamet karşısında bu kadar soğuk kanlı olması bu yüzdendir. Claire ise mükemmelliyetçi, varlıklı ve kıyamet düşüncesinden dahi korkmakta. Malum sonu bilmek ve kabullenmek adına güzel işlenmiş bir film. En ilgimi çeken bölümü ise melankolinin yaklaştığını teknolojik teleskop yerine clairenin oğlunun tellerle yaptığı ilkel bir aletle görmeleri oldu.Filmi yapım aşamasında emeği geçen Ali Gemuhluoğlu ile izlemek ayrı bir keyifliydi.
error_outline
slymndgn profile photo
slymndgn
Trier'in dedeği gibi amacını hiç bir zaman anlayamıyacağımız bir film yapmış neler hissettiğime anlam veremedim garip bir şekilde bütün filmlerini izleyen bir Trier aşığı olarak filmi çok fazla övemiycem ama kötü bir yorumda bulunmak gelmiyor içimden beni aldı götürdü nası geçtiğini anlamadım filmin rahatsız ettiğide oldu garipti ne diyim bir ''Melankoli'' nin içine aldı beni..
error_outline
aykutb. profile photo
aykutb.
gürültü-patırtı, bağırış-çağırış olmadan, hem depresyonu, hem de olası gezegenlerarası felaketi alışılmadık biçimde gösteren, özellikle 2.bölümü için izlemeye değer yapıt.
error_outline
b.u.r.c.u profile photo
b.u.r.c.u
İçe dönük filmleri seven biri olarak bu filmi fazla rahatsız ve fazlasıyla da rahatsız edici buldum.İyi malzemeyle yapılmış ama ağızda kötü tat bırakan bir yemek gibi."Melankoli" kavramı çekmemiştir bu filmden çektiğini,şarkılardan,şiirlerden ve de başka filmlerden..
error_outline
orbay profile photo
orbay
kesinlikle farklı alışılmış algımızın dışında muhtemelen ya çok beyeneceksiniz ya da nefret edeceksiniz
error_outline
untildawn profile photo
untildawn
Film kasvet kokuyor :)
error_outline