Kurtların kardeşliği (2001)Le pacte des loups

Dünyanın değişmesi gerekiyor, bunun için devrime ihtiyaç var. Ancak devrim bir teröre dönüşmüş. Sabit fikir insanları kör etmiş, çıldırtmış ve kalplerini yok etmişti. Ve sonunda insanı birer canavara dönüştürmüştü. Filmimiz izlemeye değer baştan söyleyelim. Aristokratlığın, toprak sahipliği ya da buna benzer üst insan statülerinin bu ünvanlarla şereflerinin ölçülemeyeceğini çok güzel anlatmış. Şövalyelik kavramını işin içine sokarak onur ve adalet gibi konuları işlemiş. Hatta makyavel aristokrasiyi şövalyelik ile karşılaştırmış. Serpico havası var diyebiliriz. Ancak bu iki gerçek kavramın içine bir fantastiklik karıştırılmış. Tabi gerçek bir süre sonra kendi inanmak istediğimiz ve başkalarının bizi inandırmak istediği düşüncelere göre değişebilir. Değişiyor da. Kendinizi bu fantastikliğin içinde bir gerçeklik ararken buluyorsunuz. Sanki bir suçlu var da bu suçluyu şüpheliler arasından en uygun olanı kanıtlayana kadar araştırıyormuşsunuz gibi. Ben filmden çok etkilenmedim ancak beğendiğimi söylemek istiyorum. Ruhbanlar üzerinden din, savcılar üzerinden adalet, ordu üzerinden milli görev, sorumluluk ve aile üzerinden de ahlak işleniyor. Papazı, Savcısı, Kralı, Askeri, Burjuvası, Aristokratı; Clue tadında ne ararsanız var. Aslında ana karakterimiz olan şövalyelik görünümünün üzerine pek çok şey yerleştirilmiş. Doğa bilimci gibi, Ressam gibi, Avukat gibi, Dedektif gibi, Doktor gibi; insan olmak gibi görevler.. Şövalyemize, kardeşim diye hitap ettiği bir de Kızılderili eşlik ediyor. Onun üzerinden de hristiyanlığın dini öğretileri ile yerli kültürü karşılaştırılıyor. Hangisinin daha erdemli olduğuna siz karar verin diye bas bas bağırıyor yönetmen. Hayvan sevgisi, avcılık, entrikalar, şaşırtıcı son ne ararsanız bu filmde var. Hele bir de tarihe meraklıysanız yani olayları kültürleri ya da ulusları iyi biliyorsanız eleştiri kabiliyetinizi deneyin derim. Bilmiyorsanız da merak etmeyin film farklı kültürleri de size biraz olsun aşılıyor. Örneğin kızılderili avcılar öldürdükleri çok güçlü hayvanların kalbini yerlermiş; güçlerine sahip olabilmek için. Ya da büyük savaşçıların resmini yaparak onların ruhunu çalarlarmış gibi gibi. Filmi pek çok yönünden Umberto Eco'nun Gülün Adı adlı eserine benzettim. Baskerville'li kardeş William geliyor ve bir gizemi çözmek için savaşıyor. Bir fark göremiyorum. Bu da kendini izletmesi için bir neden tabi.