Bana Asyayı sevdiren etkenlerden biri oldu. Zaten başlarken bu stop motion bana Asyayı sevdirecek diyerek başlamıştım öyle de oldu. Göstergebilime girip de sembolik detaylara geçmeden önce biraz biçim üzerine konuşmak istiyorum. Filmin kendine özgü bir tarzı var. Buna kısaca has demek istiyorum. Anlatımsal olarak kurgu en etkileyici olanın ötesindeydi. Hikaye sahnesindeki anlatımın, müziğin birbiri ile etkileşimde oluşu izleyeni içine çekiyor. "Her hikayenin sonu vardır","Eğer uzaklara bakarsan, söylediklerimi unutursan kahramanımız ölür" gibi gizemli cümleler de gerilim oranını artırıyor. Filmin açılışı zaten çocuklar için yapılmamış bir animasyon olduğunu sezmenizi sağlıyor. İzlerken çok keyif aldım. Gitar sahnelerinde zaman zaman vücudum istemsizce ritme ayak uydurdu. Fazla uzatmadan sembolik anlatımlara geçelim. Hanzo karakteri Sengoku Japonyasında Hattori Hanzo'dan esinlenilmiş ünlü bir Samuray. Origami sanatı aslında yaratıcılığın sınırları olmadığını gösterir. Çünkü kağıt asla bitmez ve şekil veren kişinin de sınırsız deneme hakkı vardır. Bunu hayat için uyarlarsanız ne demek istediğimi anlarsınız. Maymun tamamen anaç, korumacı, şefkat gibi kavramları, böcek ise saflık, masumiyet gibi kavramları gösteriyor. Hanzo'nun origamisi bir sağduyu uyarıcısı. Böcek ile sürekli yan yana olmasını filmin sonuna doğru anlamlandırıyorsunuz. Babun savaşçı maymun, insanın atası, insanın öncesi belki sonrası diyalektik düşüncesine çekiyor sizi. Reenkarnasyon, Evrim Teorisi, Konfüçyüs'ün felsefi düşünceleri gibi kavramlara yer veriyor film bunun sorgulamasını siz de yapabilirsiniz ya da film ne diyorsa onu gerçek kabul edebilirsiniz. Dökülmüş yapraklar, tanrıların yer altına çekildiği bir zamanı ifade eder. İnanca yer verilmez. Yer yüzünde mutsuzluk baskındır. Bu noktada bir mucize sihre ya da yaradana bağlanabilir. Bütün bunların ötesinde çok fazla emek verilmiş bir stop motion animasyon olduğunu söylemek gerek. En ince "teline" kadar düşünülmüş. Kişinin yolculuğu, dünyadaki yalnızlığı, varoluş mücadelesi, kendini keşfetme gibi gibi olgulara dayanan mistik bir macera. Sevgiyi ve inancı yüceltip yargıyı katlediyor. Her telden görüyor. Herkes ayrı telden çalıyor, Tellioğulları kendi sancaklarını taşıyor ve Telli turnalar uçuşuyor.. Finaldeki felsefi atışmanın tüm sığ yönetmenlere nasip olmasını temenni ediyorum. Gözünüzü kırpmadan izleyecekseniz izleyin ben bir an bile gözümü kırpmadım.
Hayal kurmak üzerine çok güzel bir film... Hikayesi ve kurgusu ayrı güzel olmuş. Origaminin bu kadar hikayeselleştirilmesi ayrı bir güzel olmuş. Güzel bir animasyon filmi... Japon animasyon film kültürünü sevenler kaçırmamalı..
Fantastik öğelerle bezeli harika bir stop motion.Bazı animasyonlar küçük izleyicilerden daha çok yetişkinlere hitap ediyor benim için kubo da onlardan biri.