Para, kadın, ortaklık, aşk gibi kavramları karşılaştıran ve bunu orijinal bir şekilde yaparak hayranlık uyandıran bir film. Ortaklığı çeşitli yönleriyle incelemiş. Ataerkil düşüncenin erkek için yıkılamaması ama içten içe kadına duyulan gizli bir hayranlık. Aşk, kadın da olabiliyor ortaklık da. Aynı şekilde ortaklık para da olabiliyor kadın da. Irkçılığın daniskasını yaparak; zenci kötü adam / beyaz iyi derken, Korelilerle iş yapma sahnesinde Beaumont üzerinde Asyalılara karşı üstünlük düşüncesi yaratıyor peki işe yarıyor mu? Gerçekten çoğu konuda insanlara ağzının payını veriyor Tarantino. Bunu da kendine has suç teması altında işlemesi daha da ilgi çekici hale getiriyor filmlerini. Jackie'yi başta hostes olarak duyuyoruz ve akla şu geliyor; seksi bir kadın mı göreceğiz? Ama bu seksist düşünceyi Melanie gibi çok seksi bir kadını makyavelist düşünceye harcatarak yıkıyor Tarantino. Jackie'ye takım elbise giydirerek onda patron olma isteği uyanmasına neden oluyor ama bunu yaparken kadını "erkek" ya da "erkeğin patronu" değil "yöneten" konumuna getiriyor. Patronlukta adil olma ve şeref gibi kavramları da olması gerektiği gibi anlatıyor. Her zamanki gibi erkeği, kadını ya da herhangi bir ırkı yüceltmiyor. Pislik her yerde pisliktir diyor. Cinsi ayrımcılıkta da, cinsel ayrımcılıkta da, ırksal ayrımcılıkta da, yabancı düşmanlığında da ve tabi adalette de. Ucuz Roman kadar etkileyici bir film olmasa da konuşan daha doğrusu susmayan bir film olduğu için saygıyı hak ediyor.
Tarantino'nun elinden çıkan en pasif film.Diğer filmleri ile hiç alaksı yok. Ne senaryo, ne çekim, ne kurgu... Tam bağımsız bir film aslında. Temelini "Ali Cengiz oyunu" diye tabir edilen dolandırıcılık türüne atmış. Biraz karmaşık ilerleyen bir konusu var. Jackie karakteri tam anlamıyla bir karakutu.Planları ve fikirleri sürekli değişiyor, veya biz öyle zannediyoruz. Samuel L. Jackson ise herzaman ki gibi sert siyahi adamı bol küfürle canlandırmış. Ona sözümüz yok. Ama anlamadığım, Robert De Niro'nun bu filmde nasıl oynadığıdır. Ya sen koskoca De Niro'sun. Yan rolün de yan rolünde oynamak nedir? Q. T ne dedi de kandırdı seni? Soundtrackler de gene Tarantino'nun kendi arşivinden çıkan nadide parçalar. Adam müzik seçimini iyi biliyor. Mekanlara ve zamanlara parçalar "cuk" diye oturuyor. Ama nr yazık ki bunlar da filmi kurtarmaya yetmiyor. İyi değil, kötüye yakın.
Tarantino yine çok iyi iş çıkarmış ama diğer filmlerine oranla bu filmin biraz daha zayıf kaldığını söyleyebilirim. Süresi bana biraz uzun geldi daha da kısa olabilirmiş. De Niro, S.Jackson ve Keaton mükemmellerdi ama Pam Grier' e ciddi manada sinir oldum, donuk bakışları ve ağzını sağa seğirerek konuşması canımı çok sıktı. Keşke farklı bir oyuncu bulsaydı.
Temelini "Ali Cengiz oyunu" diye tabir edilen dolandırıcılık türüne atmış. Biraz karmaşık ilerleyen bir konusu var. Jackie karakteri tam anlamıyla bir karakutu.Planları ve fikirleri sürekli değişiyor, veya biz öyle zannediyoruz. Samuel L. Jackson ise herzaman ki gibi sert siyahi adamı bol küfürle canlandırmış. Ona sözümüz yok. Ama anlamadığım, Robert De Niro'nun bu filmde nasıl oynadığıdır. Ya sen koskoca De Niro'sun. Yan rolün de yan rolünde oynamak nedir? Q. T ne dedi de kandırdı seni?
Soundtrackler de gene Tarantino'nun kendi arşivinden çıkan nadide parçalar. Adam müzik seçimini iyi biliyor. Mekanlara ve zamanlara parçalar "cuk" diye oturuyor. Ama nr yazık ki bunlar da filmi kurtarmaya yetmiyor. İyi değil, kötüye yakın.