Aşırı ve gereksiz derecede cinselliğin vücut bulduğu bir film. Güzel bir konu gözümde ancak bu kadar kötüleşebilirdi. Kapitalizmin ,gereksiz yarışın daha iyi anlatılmasını beklerdim.
Mantık olarak müthiş, ama uygulamada sıkıntılı film. Hiyerarşik çatışmaları, bireysel psikozları, sekükerizmin çöküşü vs gibi konuları iyi toplamış ama perdeye çok karmaşık yansımış. Oyunculuk genel anlamda iyiydi. Çekimler de iyiyidi. Ama ruh eksik. Tam sizi sarmıyor film. Aslında konusu sigara ve alkol üzerine olmalıymış. Hiç bir sahneden eksik olmadı ikisi. O yönden tırt.
umursamaz, çıplaklık, yozlaşma, boku çıkmış parti, bolca seks, içki, sigara... her günün aynı olduğu hayatlar. gelecek kaygısı olmayan amaçsız bir topluluk. ne yaptığı belli olmayan insanlarla doldurulmuş. sonunu görebilmek için sabrımın her bir zerresini kullanıp yine de pişman olduğum film. haklı bulduğum tek kişi filmin ortasında intihar eden adam.
Kitabının yarattığı negatif etkiyi kıramadı maalesef. 70'lerin o güzelim kıyafetleri bile kurtaramadı filmi. Ama şimdi Luke Evans'dan bahsetmezsem olmaz! Rolünün hakkını vermiş. Kitabı okurken Wilder'ı nasıl hayal ettiysem tıpatıp aynısı buldum filmde.
Aslında açık ve doğru konuşmak gerekirse bence filmde anlatılmak istenen şey kesinlikle anlatılamamış... Amaç kurulmuş bir habitatın zamanla nasıl işlemediğini nasıl yozlaştığını göstermek ise bir kere zaten insanların nerede olduğu belli değil. İnsanların gökdelende olduğunu hissettiren tek bağlayıcı öğe asansör ... beklentilerimin çok altında... kitabına muhteşem diyemem ama filminden kesinlikle daha iyi :)
gelecek kaygısı olmayan amaçsız bir topluluk. ne yaptığı belli olmayan insanlarla doldurulmuş. sonunu görebilmek için sabrımın her bir zerresini kullanıp yine de pişman olduğum film. haklı bulduğum tek kişi filmin ortasında intihar eden adam.