Yine neler izliycem acaba die açtım bu filmi. Çünkü aşırılık = Gaspar Noé. Süresi uzun ama sonunu görüp de çıkamadığınız tüneller gibi bir şekilde hapsoluyorsunuz. Ben böyle bir şeyi daha önce hiç izlemedim. Yani garip de diyemiyorum olağan hiç de diyemiyorum. Kuş bakışı çekimler, flu efektler, gelgitli ışıklar, renk geçişleri kafa uçurucu gerçekten. Hatta bazı sahnelerde fen bilgisi derslerimdeki mikroskop görüntülerini falan izliyormuşum gibi geldi - hücreler, dokular, organeller :)) Bu acayip filmi izleyip de kafası karışmayan, rahatsız olmayan var mıdır acaba ? Evet gerçekten de adının hakkını veriyor ' boşluğa bırakıyor ' hem de paldır küldür !
Ovvv beynim yandı. "Bana hiç zor gelmedi izlemek, bir çırpıda bitirdim" diyen ya ağır yalancıdır ya da filmi ilerleterek izlemiştir. Nasıl bir filmdi bu aklım almıyor. Gerçekten LSD kullansak bu kafayı yakalayamayız belki de. İşte bu sebeple çok başarılı. Reenkarnasyon referansları, arkasından bu konuyu destekleyen görüntüler, bir görüntüden öbürüne geçiş ve bu sirada da icinize işleyen dram vs. süper bir deneyim yaşattı bana.İzleyiciye verilen pasif tanrı rolü de ayrıca hoşuma gitti. Her şeyı gördük fakat müdahale edemedik. Aslında film 100. dksında bitseydi sindirmesi daha kolay olurdu. 100. dakikadan sonra kendini çok tekrar etti. İster istemez yer yer koptum filmden. Tek sıkıntım buydu diyebilirim. Bir bilgi de bu film için olsun ; diyalogların çoğu oyuncular tarafından doğaçlama yapılmış.Noe ' nın İngilizcesi pek iyi olmadığından biri oyuncuların söylediklerini kendisine tercüme etmiş. İlginç adammış vesselam. Filmi izledikten sonra daha iyi anlayacaksınız.
Filmi çok beğendim beğenmesine de tavsiye etmeye cesaret edemedim. Birisi tavsiyeyle açar filmi, geçer karşısına çoluk, çocuk, çombalak. Sonra an gelir ekranı nasıl kapayacağını bilmez, orasıyla burasıyla örtmeye çalışırken, bir yandanda da bana küfreder diye. Neyse ailecek izlenecek bir film değil yani. En azından varsa çocuklarınız uyuttuktan sonra eşinizle felan izleyin. Film tür olarak pinarelf'in de dediği gibi psychedelicdrugfantazidramporn kategorisinden denilebilir(-di eğer böyle bir tür tanımlanmış olsaydı.) O sebebten bu film için kült, demek daha kolay. Bu filmi herkez sever mi? Zannetmiyorum. Ancak "Fear and Loathing in Las Vegas", "A Scanner Darkly", "Naked Lunch" gibi filmleri izleyip sevdiyseniz, durmayın bunu da izleyin. Yukardaki filmleri izlemediyseniz kendinizi önce "Trainspotting" ve "Requiem for a Dream" ile test ettikten sonra bu filmlere geçin. Bu arada filmin baş dönmesi, mide bulantısı, deri döküntüsü gibi yan etkileri olabilir. Beklenmeyen bir yan ettkiyle karşılaşırsanız doktorunuza baş vurunuz...:)
psychedelic filmler kategorisinden... Ölüm anını, sonrasını ve ruhun reenkarnasyon sürecini Tibet Budizmiyle anlatması beni benden alır. eğer bu türe yabancıysanız uzun tribal sahneler biraz zorlayıcı gelebilir. kafa yapar, gerçeklik algınızı geçici olarak bozar ve tam da ismine uygun şekilde boşluğa çekildiğinizi hissettirir. ilginç ve farklı bir film deneyimi. +18 olduğunu belirtmeden geçemeyeceğim.
Film tür olarak pinarelf'in de dediği gibi psychedelicdrugfantazidramporn kategorisinden denilebilir(-di eğer böyle bir tür tanımlanmış olsaydı.) O sebebten bu film için kült, demek daha kolay. Bu filmi herkez sever mi? Zannetmiyorum. Ancak "Fear and Loathing in Las Vegas", "A Scanner Darkly", "Naked Lunch" gibi filmleri izleyip sevdiyseniz, durmayın bunu da izleyin. Yukardaki filmleri izlemediyseniz kendinizi önce
"Trainspotting" ve "Requiem for a Dream" ile test ettikten sonra bu filmlere geçin.
Bu arada filmin baş dönmesi, mide bulantısı, deri döküntüsü gibi yan etkileri olabilir. Beklenmeyen bir yan ettkiyle karşılaşırsanız doktorunuza baş vurunuz...:)