Az önce yorumlarından birisine denk gelmemin ve filmi henüz diyebileceğim kadar yeni izlememin akabinde biraz karalamak istiyorum burayı zirâ filmi beğenmemin en temel noktalarından biri epey göz ardı edilmiş: Die Welle’i bu denli “anlamlı” kılan konunun bizatihi kendisi olan politik göndermenin zamansız oluşudur öyle ya faşizm zamansızdır burada ayrım; “akıllanma” dediğimiz süreç içerisinde kendini gösterecektir çünkü tam olarak kendimizden emin olduğumuz süreç faşizmin kendini göstermek için en uygun bulduğu zamandır, bu zaman aralıklarında kendinden emin olma dürtüsü bütün emarelerin göz ardı edilmesine oldukça uygun bir zemin yaratır ki faşizm “takım ruhu/ekip motivasyonu veya groupthinking” diyerek adlandırdığımız kavramları anımsattırması aracılığıyla kendine bir meşruiyet çatısı oluşturmuştur bile; bu çatının artık sorgulanacağı zaman dilimi gelip çattığında faşizmin esas yüzü çıkagelir, işte Die Welle bu yüzün ne denli “gerçek” ne denli “bizden” ne denli “bizimle” olduğunu ve bu tehlikeli sınırın niçin sorgulanması ve farkındalığın da niçin sürekli ama sürekli tazelenmesi gerektiğini gözler önüne seren bir yapımdır.
Ne idealist bir tarih öğretmeni. Fikir güzel, amaç güzel. İşte olacağı varsa olur ya, ailesi tarafından dahi dışlanan bir genç için 'ait olma hissi' ; bu güzelliğin çarşafa dolanmasına neden oluverecek. Başkaldırı bu öyle böyle değil mükemmel didaktik bir yapım. Hak ettiği ilgiyi görememesi üzücü doğrusu.
filmi hiç beğenmedim.. aşırı derecede sıkıcı ve hiç bir şekilde akıcı değil.. hiç bir etkileyiciliği, hiç bir olağanüstülüğü yok.. bildiğin tipik ergen filmi.. milletçe abartmayı ne kadar çok seven bir milletiz herkes ooo öldüm bittim efsane falan yazmış.. saçma sapan yorumlar yazıp insanları beklentiye sokmayın.. filme puanım : 10 üzerinden 5
İzlenmesi gereken en birinci film. Şu nazi olayını zaten hepimiz biliyoruz. yıkımı,vahşeti.. Ama asıl konu faşizmin insanları bir kukla yapabildiği. Her ne kadar içimizde bilinçli olduğumuza dair inancımız da olsa düzen, aşırı disiplin çoğumuzun geninde var malesef. Ve kendimizin dışındakileri ötekileştirme de. Kısaca dehşet bir filmdi. Mutlaka mutlaka izlemelisiniz
Finali muhteşem olan. Konusu ve oyunculukları çok iyi olan muazzam bir film. Genç beyinlerin yıkanmasının ne kadar kolay olduğunu gösteriyor izlenmeli.
Faşizmin eğitimli ve yetişmiş insanlardan oluşan bir toplumda bile büyük bir tehlike olduğunu anlatan, gerçek bir hikayeden uyarlama bir film. Sadece film olarak değil, sosyal bilimlerle ilgilenen insanlar olarak bizin gibi sosyoloji mezunlarının da izlemesi gereken bir film. Adım adım kitlenin konsolide edilmesi, simgeler ve fetişizm üzerinden yaratılan bir dalga ve bireylerin varoluş kaygılarını dinsel bir anlamla otoriteye bağlayan bir birlik anlayışı. Bir öğretmen adım adım yaşatarak sınıfta faşizmi yerleştiriyor ve kontrolü de elden kaçırıyor. Oldukça güzel bir filmdi. Teknik olarak bakarsak bir efsane olmayı da ıskalamış bir filmdir. Bazı geçişlerdeki acelecilik ve konuyu işleyişteki abartılar malesef filmden birşeyler götürmüş.
Bazı terimler sadece terim olarak kaldığında insanı harekete geçirmeyebilir. Fakat o terim eyleme geçerse...Şimdi film öğreti bakımından çok güzel işleniş bakımından güzel bir film diyebiliriz. Giriş ve gelişmesinde bazı sıkıntıları var ve bazı sahnelerin gereksizliği filmin akıcılığını etkiliyor. Oyunculuklarda da bir başröldeki öğretmen ve tim iyilerdi ama diğerleri baya altta kalmışlar. Final sahnesi etkileyiciydi ve mesajı karşıdaki izleyen kişiye aktarabiliyor. Faşizm,otokrasi, diktatörlük gibi çok güçlü terimlerin insanları çok çabuk şekilde etkilediğinin aktarılması ve bu terimlerin neleri doğurduğu mesajı etkileyici ve bir o kadar ufuk açıcı. Toparlayacak olursak bu tarz öğretisi olan filmleri izleyelim. Gerçekten bir kelime, bir görüş, bir fikir darağacımız bir kitap kadar gelişme göstereceğinin kanısındayım bre dostlar.
Benzer bir şeyi 17.yüzyıl felsefesinde hocamız sormuştu bize. Yaptırımların uygulanması, insanların tepkileri, sosyolojik ve psikolojik etkiler vs vs. Tabii biz deney falan yapmadık tartıştık geçtik :D O sebeple ilk başlarda film dejavu etkisi yarattı. Sonra tamamen kendini kanıtlamaya çalışan bir adamın, zaten fikri boşlukta olan öğrencilerini etkisi altına almasını izledik. Tamamen diktatörlük diyebiliriz. Burada üzgünüm diğerleri gibi faşizm-nazizm göremedim. Otoriter sistem eleştirisi vardı. Sonunu bağlayamamışlar. İzlenebilir, güzel bir film :)
Anarşist diye adlandırılan çocuklar birini sıkıştırırken kötü değil de, o birisi arkadaşlarıyla karşılık verince kötü, filmdeki tabiriyle faşist olmuş. Biraz abartı buldum bu kısmı :D
Enteresan bir filmdi. Konuyu işleyen hocaya karşı bir öğrencinin diktatörlüğün tekrar Almanya'da yaşanamayacak kadar halkın bilinçlendiklerini söylemesi üzerine hocanın ufak bir oyunuyla başlıyor film ve sonrasında olayların gelişimi ve finali gerçekten etkileyici.
İnsan beyninin nasıl kolay bir şekilde manipüle edileceğini gösteriyor. Tek bir kişi bunu tüm ülkeye yayabiliyorsa, diktatörlüğünü de yapar. Bu şekilde, örgütleyerek, diktatörlüğün ne kadar kolay yayılabileceğini gösteriyor. Ama sonuçlarının da bir o kadar ağır olduğunu belirtiyor. İzlenmesi gereken bir film bence.
"olmuş" denilemeyecek bir alman filmidir. belki bir çok kişinin beklentilerini karşılamış ama ronin gibi ilk 20 dakika verdiği izlenimle "vay be süper gidiyor" derken olduğu yerde kaldı sonra. bu konuda das experiment gibi bir başyapıt varken ondan seneler sonra çekilen filme biraz daha "özenilmiş" olmasını bekler insan zira çok baştansavma duruyordu. das experiment'i izlememiş olanlar önce bu filmi izlesin daha çok keyif alırlar. benim açımdan bir kere izlenecek bir film. izlediğime pişman mıyım? hayır.
--- spoiler ---
filmin başında rainer çocuklara otokrasi, diktatörlük vs öğretirken sonuna kadar bunu didaktik biçimde götüreceği beklentisi doğurdu bende, hayal kırıklığı oldu. reich'ının kontrolünü kaybetmiş, bir başında bir de sonunda "işte diktatörlük böyle geliyor" diye mesaj veren führer oldu o kadar. film boyunca die welle öğrencilerinin kafalarına eseni yapmalarını izledik, rainer'ın olaya biraz daha müdahil olmasını beklerdim. otoriter sembollere ve davranışlara yönelik verilen mesajlar güzeldi. başka bir güzel ayrıntı da bi tarafları ezik kalmış insanların daha çok faşist yönelimlere sahip olacağıydı. tim'in hiç kimsesi yok sevgi görmemiş, marco'ya hallenen hatunun sevgilisi yok sevgi görmemiş, rainer diplomasından dolayı karısına karşı eziklik hissediyor vs gibi bir kaç tane daha örnek vardı. bir de o anarşistlerin başındaki hoca nedir arkadaş ya, oldu olacak nihat hatipoğlu'nu koysalardı. çekmiş takımı gelmiş bi de süt herif, çok gürültü yapıyorsunuz diye ağlıyor. koy başlarına ted kaczynski gibi anarşisti sonra bak bakalım bi daha uygun adımda rap rap yapacak ayakları kalıyor mu faşistlerin.
dediğim gibi bana çok özenilmemiş geldi, anafikir ekseninde çok daha güzel yapılabilirdi.
--- spoiler ---
filmin başında rainer çocuklara otokrasi, diktatörlük vs öğretirken sonuna kadar bunu didaktik biçimde götüreceği beklentisi doğurdu bende, hayal kırıklığı oldu. reich'ının kontrolünü kaybetmiş, bir başında bir de sonunda "işte diktatörlük böyle geliyor" diye mesaj veren führer oldu o kadar. film boyunca die welle öğrencilerinin kafalarına eseni yapmalarını izledik, rainer'ın olaya biraz daha müdahil olmasını beklerdim. otoriter sembollere ve davranışlara yönelik verilen mesajlar güzeldi. başka bir güzel ayrıntı da bi tarafları ezik kalmış insanların daha çok faşist yönelimlere sahip olacağıydı. tim'in hiç kimsesi yok sevgi görmemiş, marco'ya hallenen hatunun sevgilisi yok sevgi görmemiş, rainer diplomasından dolayı karısına karşı eziklik hissediyor vs gibi bir kaç tane daha örnek vardı. bir de o anarşistlerin başındaki hoca nedir arkadaş ya, oldu olacak nihat hatipoğlu'nu koysalardı. çekmiş takımı gelmiş bi de süt herif, çok gürültü yapıyorsunuz diye ağlıyor. koy başlarına ted kaczynski gibi anarşisti sonra bak bakalım bi daha uygun adımda rap rap yapacak ayakları kalıyor mu faşistlerin.
dediğim gibi bana çok özenilmemiş geldi, anafikir ekseninde çok daha güzel yapılabilirdi.
--- spoiler ---