mekan, renk paleti, kullanılan müzikler, yansıtılan duygular... her şey o kadar ama o kadar mükemmeldi ki, uzun zamandır gördüğüm en iyi filmlerden biriydi. filmin sonunda "keşke böyle bir yerde yaşasaydım," demekten kendimi alıkoyamadım. filmin doğallığı, beni bütünüyle içine aldı, izlemediyseniz kesinlikle izleyin
Hiç kimsenin şeftaliyi savunmaması beni üzmüştür. Asıl mağdur şeftalidir. Film sıkıcı geldi. Marzia'nın dediği kişi kişilik sapması yaşayan bir çocuğun dünyası. Çocuk kendini bulmak için önce kıza, sonra adama, sonra şeftaliye yürümüştür.
kuzey italya ovalarının, sokaklarının ev sahipliği yaptığı güzide film.
bir ev düşünün ki; içinde ananızın babanızın ingilizce italyanca fransızca konuşabildiği hayvan gibi über linguistik bir oluşum.
oliver abimiz ve sapına kadar ergenlik hezeyanlarında kavrulan elio birbirlerini tuttukları yerde halvetlendiler. tutamadıkları zamanlarda da etrafa zarar ve ziyan oldular. kimi zaman bir genç kız harcandı kimi zaman günahsız şeftaliler.. erkek şortunu kafaya geçirip koklamak size ve çevrenizdekilere ciddi hasarlar verir unutmayın dostlarım
şaka bi yana yaşadıkları aşk bana ne yazık ki geçemedi. kötü bir film mi? hayır değil
Mekandan renklerin seçimine kadar her parçası özenle düşünülmüş muhteşem bir film. Konuyu ele alış şekli duyguları yansıtma şekli her açıdan mükemmeldi. Uzun zamandır izlediğim en iyi filmlerdendi.
genel anlamda konusu ve oyunculukları ile güzel bir filmdi ama yer yer de inanılmaz sıkıcıydı zaten genel anlamda filme bir durağanlık hakim bu da seyir açısından olumsuzluk taşıyor ama yine de konusu , eski zamanların o hoş görüntüsü filan gayet güzeldi o yüzden tam ortada duran bir yapım oldu benim için bakalım ikinci film nasıl olacak
Çok başarılı film. Sahneler, mekanlar ayrı güzel zaten. Duygular bedenselin üstüne çıkmış. Seyrederken direk geçiyor. Baba-oğul konuşmasının ingilizcesini not aldım kendime, türkçesi bu denli kuvvetli gelmedi. “And when you least expect it, nature has cunning ways of finding our weakest spot. Just remember, I am here. Right now, you may not wanna feel anything, maybe you’ll never want to feel anything and maybe it’s not to me you’d want to speak about these things; but feel something you obviously did. Look, you had a beautiful friendship. Maybe more than a friendship. And I envy you. In my place, most parents would hope the whole thing goes away. Pray their sons land on their feet, but I am not such a parent. We rip out so much of ourselves to be cured of things faster that w ego bankrupt by the age of 30. And have less to offer, each time we start with someone new. But to make yourself feel nothing so as not to feel anything. What a waste!(..) I may have come close but I never had what you two have. Something always held me back or stood in the way. How you live your life is your business. Just remember, our hearts and our bodies are given to us only once, and before you know it, your heart’s worn out. And as for your body, there comes a point that no one looks at it. Much less want to come near it. Right now, there is sorrow, pain. Don’t kill it. And with it, the joy you felt. “
Kusursuz bir sinema dili var ancak konu ve cinsellikle yüklü sahneler hoşa gitmeyebilir. 'Mavi En Sıcak Renktir'de iki lezbiyenin aşkı anlatılırken burada iki gay'in ilişkisine odaklanılmış. Mavi En Sıcak Renktir'in yerini çoktan alacağa benziyor.
Filmde baba-oğul arasında öylesine anlamlı ve ilham dolu bir konuşma geçer ki,bu konuşmadan etkilenmemek için kalbinizin taştan yaratılmış olması gerekir.Bir kez daha bu dünyada aklı ve kalbi güzel insanların varlığını bilmenin mutluluğunu yaşarsınız.
----SPOILER-------SPOILER-------SPOILER--- hiç beklemediğimiz bir anda doğa ana bir katakulli çevirip en zayıf noktamızı bulur. ama yanında olduğumu unutma. şu an hiçbir şey hissetmek istemiyor olabilirsin. belki hiçbir zaman bir şey hissetmek istemeyeceksin. bu konuları benimle konuşmak istemiyor olabilirsin ama önceden açıkça hissettiğin şeyi yine hisset. güzel bir arkadaşlık kurdunuz. belki arkadaşlıktan da öteydi. size imreniyorum. benim yerimdeki çoğu ebeveyn tüm bunların unutulup gitmesini ister. oğullarının bu durumdan kurtulmasını ister ama ben o ebeveynlerden değilim. yaralarımız daha hızlı iyileşsin diye kendimizi hırpalayıp dururuz. 30 yaşına geldiğimizde de çökmüş oluruz. ve yeni biriyle her başlangıcımızda, kendimizden sunacağımız daha az şey kalır. ama kendini bir şey hissetmemek için zorlamak veya hiçbir şey hissetmemek çok büyük kayıp olur. yersiz mi konuştum? o hâlde diyeceğim bir şey daha var. şüpheleri gidermiş olur. yaklaşmış olsam da asla sizin gibi bir şey yaşayamadım. bir şey beni hep tuttu. ya da engel oldu. hayatını nasıl yaşayacağın seni ilgilendirir. sakın bunu unutma. kalbimiz ve bedenimiz bizlere bir kereye mahsus verilmiştir. sonra bir de bakarsın kalbin yorgun düşmüş. bedenin de kimsenin bakmayacağı bir hâle gelmiş. yanına yaklaşmak istenilmesi şöyle dursun. şu anda kederlisin. acı çekiyorsun. bunu yok etme. aldığın keyfi de öyle .----SPOILER-------SPOILER-------SPOILER---
Elio'nun coolluğu beni benden aldı film boyunca olgunluğuna, özgüvenine hayran kaldım. Oyunculuğu da çok iyiydi her anını bana da yaşattı izlerken. Çok sevdim.
''MUHTEŞEM''- film 1983 yılının yazında Kuzey İtalya'da geçiyor.Hayalimdeki yaz tatilini izledim:) tam bir görsel şölen; meyve bahçelerinin içinde bir ev,bahçede kahvaltı, keyifli sohbetler,kitap okumak için muhteşem manzaralar, nehirde yüzmek, doğanın muhteşem manzarasında bisiklet gezintileri ve bir de romantik bir yaz aşkı.Film boyunca mimari yapılardan, evin dekorasyonundan,renkli kıyafetlerden,kenarı yeşillikli yollardan gözlerimi alamadım,arka planı tekrar görmek için geriye sardığım sahneler oldu.Her sahnesi harikaydı ama bir sahne var ki:-son sahnelerde Elio nun babasıyla arasındaki duygusal konuşma-babasının düşünceleri ve olgun yaklaşımı gerçekten takdire şayan.Timothée Chalamet ve Armie Hammer oyunculukları şahane(Armie yi Final Portrait filminde görmek için sabırsızlanıyorum şuan). Kesinlikle benim de bu yıl izlediğim en iyi ve kafamı dağıtmak için tekrar izleyeceğim filmlerden:)
** İtalyayı saatlarce.. günlerce.. gecelerce.. hiç sıkılmadan izleyebilirim. Bana aidiyet hissettiren nadide yerlerde biri.
bir ev düşünün ki; içinde ananızın babanızın ingilizce italyanca fransızca konuşabildiği hayvan gibi über linguistik bir oluşum.
oliver abimiz ve sapına kadar ergenlik hezeyanlarında kavrulan elio birbirlerini tuttukları yerde halvetlendiler. tutamadıkları zamanlarda da etrafa zarar ve ziyan oldular. kimi zaman bir genç kız harcandı kimi zaman günahsız şeftaliler.. erkek şortunu kafaya geçirip koklamak size ve çevrenizdekilere ciddi hasarlar verir unutmayın dostlarım
şaka bi yana yaşadıkları aşk bana ne yazık ki geçemedi. kötü bir film mi? hayır değil
----SPOILER-------SPOILER-------SPOILER---
hiç beklemediğimiz bir anda doğa ana bir katakulli çevirip en zayıf noktamızı bulur.
ama yanında olduğumu unutma.
şu an hiçbir şey hissetmek istemiyor olabilirsin. belki hiçbir zaman bir şey hissetmek istemeyeceksin.
bu konuları benimle konuşmak istemiyor olabilirsin ama önceden açıkça hissettiğin şeyi yine hisset.
güzel bir arkadaşlık kurdunuz. belki arkadaşlıktan da öteydi.
size imreniyorum.
benim yerimdeki çoğu ebeveyn tüm bunların unutulup gitmesini ister. oğullarının bu durumdan kurtulmasını ister ama ben o ebeveynlerden değilim.
yaralarımız daha hızlı iyileşsin diye kendimizi hırpalayıp dururuz.
30 yaşına geldiğimizde de çökmüş oluruz. ve yeni biriyle her başlangıcımızda, kendimizden sunacağımız daha az şey kalır.
ama kendini bir şey hissetmemek için zorlamak veya hiçbir şey hissetmemek çok büyük kayıp olur.
yersiz mi konuştum?
o hâlde diyeceğim bir şey daha var. şüpheleri gidermiş olur.
yaklaşmış olsam da asla sizin gibi bir şey yaşayamadım. bir şey beni hep tuttu. ya da engel oldu.
hayatını nasıl yaşayacağın seni ilgilendirir. sakın bunu unutma. kalbimiz ve bedenimiz bizlere bir kereye mahsus verilmiştir. sonra bir de bakarsın kalbin yorgun düşmüş. bedenin de kimsenin bakmayacağı bir hâle gelmiş. yanına yaklaşmak istenilmesi şöyle dursun.
şu anda kederlisin. acı çekiyorsun.
bunu yok etme.
aldığın keyfi de öyle
.----SPOILER-------SPOILER-------SPOILER---