Zamanının çok çok ötesinde bir bilim kurgu filmi. O zamanlarda izlediğinde oldukça etkileyici bir başyapıt olabilir ki ben bu zamanda izlememe rağmen yine de çok sevdim. Günümüzde izlediğinde herkes aynı fikirde olmayabilir. Atmosfer ve isimlerle oldukça başarılı bir kült yapım. 8/10
Cyberpunk kültürünün en kült filmidir. Müthiş bir olay örgüsü, Harrison Ford ve karanlık android atmosferi... O büyük logolarla aldıkları Atari gibi reklamlarla da, film içi ürün yerleştirmede zamanında çığır açmışlar gibi. :) Vangelis'in müziği de filmin kendisi gibi başyapıttır.
Yaşam ve ölüm üzerine yapılmış en unutulmaz filmlerden. Konusunu ve olay örgüsünü basit bulduysanız muhtemelen ana fikri ıskalamışsınızdır. Replica olarak adlandırılan bir grup kaçak androidin peşinden giden dedektifin hikayesi anlatılırken aslında inanç, sistem,gerçeklik ve varoluş üzerine derin fikirleri olan felsefi bir metnin içinde dolaşıyoruz.
tabi bunu takip edebilmek için filmdeki çoğu kişinin köle ve ana karakterin bizzat kendisinin de yakalamaya çalıştığı robotlardan biri olduğunu fark etmek gerekiyor.
Benim bildiğim dört versiyonu var. Sinema kurgusu hariç diğerlerinde çok bariz farklılıklar yok. ancak fanların yaptığı farklı kurgular ilgi çekiçi. Film Philip K. Dick'in kitabından uyarlama. Bizde bir aralar- film gibi- "Bıçak Sırtı" ismiyle yayınlandı. Yeni basımlarında ise orjinal ismine uygun olarak "androidler elektrikli koyun düşler mi?" olarak değiştirildi. Vangelis'ın olagan üstü müzikleri Philip K. Dick'in tekinsiz-karanlık dünyasıyla muhteşem bir biçimde örtüşüyor. Efektler ise şimdiki pahalı çizgi filmlerden daha etkileyici. yakında iddalı bir şekilde devamı çekileceği için tekrardan gündeme gelecek ama böyle kalsaydı daha iyiydi.
olayı çözümlemedeki kolaycılık ve genel olarak göze batan mantık hataları kalitesini düşürüyor olsa da, anlayabilen insan evladına kapak mahiyetinde başarılı bir film. ayrıca "the Island", "cloud atlas", "never let me Go" gibi filmlere öncülük etmiş bence. bu tarz filmlerde "iyi"nin pek de "iyi" olmadığını düşünenlerdenim. insan evladının mutlak hakimiyeti fikri filmin dışında genel olarak beni rahatsız eden, kötü bir fikir bence. yok etmek ve hükmetmek bu kadar basit olmamalı. günümüzde hayvanlara, doğaya ve genel olarak dünyaya karşı; tahmin edilen olası gelecekte ise klonlara, androidlere, ve genel olarak evrene karşı. sorgulanması gereken kötü bir ahlak ve adalet anlayısı bu bence.
O büyük logolarla aldıkları Atari gibi reklamlarla da, film içi ürün yerleştirmede zamanında çığır açmışlar gibi. :) Vangelis'in müziği de filmin kendisi gibi başyapıttır.
bu tarz filmlerde "iyi"nin pek de "iyi" olmadığını düşünenlerdenim.
insan evladının mutlak hakimiyeti fikri filmin dışında genel olarak beni rahatsız eden, kötü bir fikir bence. yok etmek ve hükmetmek bu kadar basit olmamalı. günümüzde hayvanlara, doğaya ve genel olarak dünyaya karşı; tahmin edilen olası gelecekte ise klonlara, androidlere, ve genel olarak evrene karşı. sorgulanması gereken kötü bir ahlak ve adalet anlayısı bu bence.