Babil (Babel) (2006)

Babil (2006)Babel

Puan 8.1 / 10
Senin Puanın
Dil
İngilizce
Ülke
ABD
Süre
143 dakika
393
30
1418
358
Özet Fragman Beğenenler
.SimS. profil fotoğrafı
.SimS.
etkileyici güzel anlamlı bir filmdi her şey her ne kadar direkt tahmin ediliyor olsa da ufak kararların nasıl büyük sonuçlar doğuracağının her şeyin nasıl pamuk ipliğiyle birbirine bağlı olduğunun iyi bir anlatımı
error_outline
Sefa profil fotoğrafı
Sefa
Birbirinden farklı hayatların ince dokunuşlarla birbirine nasıl bağlandığını gösteren filmlerden. Muazzamdı.
error_outline
Philosophy profil fotoğrafı
Philosophy
Ne görüyorsan, ne izliyorsan ondan ötesi.. Muhteşem bir film...
error_outline
Rainbow profil fotoğrafı
Rainbow
Bu yönetmen işini iyi biliyor ...Çok etkileyiciydi ...Bağlantı güzel oluşturulmuş,kusursuzdu
error_outline
slymndgn profil fotoğrafı
slymndgn
Yönetmenin serisine alışık biri olarak ölüm üçlemesinin son halkası Babil yine efsane bir film olmuş filmin kurgusu kusursuzdu kültürlerin yansıtılmasıda çok başarılı olmuş filmin bir noktasında bu olaylar nasıl birbirinden teğet geçicek diye düşünüyorsunuz çok güzel bağlanmış birbirine sahneler..
Brad Pitt in oyunculuğu için ayrı bir parantez açıp çok başarılı bir oyunculuk orataya çıkardığını söylemeden geçemiycem...
error_outline
Ilknur.m profil fotoğrafı
Ilknur.m
Harika bir film... Kesinlikle tavsiye ederim...
error_outline
Ricky.McFloyd profil fotoğrafı
Ricky.McFloyd
Birbiriyle alakasız görünen hayatların çok ince noktalarla birbiriyle kesişmesiyle hem etkileyici hem de fazlaca şaşırtıcı bir film ortaya çıkmış. Her hikaye gerçekten kendi içinde çok etkileyici. Bu film uzun zamandır bana sebepsiz bir önyargıyla sıkıcı geliyordu ve hep erteledim. Ama fazlasıyla yanılmışım. Bu filmle birlikte de son yıllarda yine yükselişte olan Inarritu'nun da hayranı oldum :) Harika bir film. 9/10
error_outline
mervyazc profil fotoğrafı
mervyazc
Mükemmel.Filmin adı,içeriğini ortaya koyuyor zaten.Babil Kulesi'nin günümüze uyarlanmış modern biçimi,daha doğrusu o efsaneden esinlenilmiş bir film. Iñárritu'nun üçemeyi bütünleyen bu filmi yine oldukça özgün.Iñárritu bu filminde politik tavır ve dokusuna yedirilmiş mesajlar var.Filmde en çok hoşuma giden şey ülkelerdeki o kalabalık, kirli sokaklar, insanlarla kaynayan meydanlar,kavurucu sıcak ve tozlu kasabaların, ister Afrika, ister Latin Amerika'da olsun, birbirine benzemesi.Ve o ülkelerin sakinleri nefretle karmaşık duygulara dayalı bir tepkiyle karşılaşıyorlar...Ama sanayi toplumlarıda da durum parlak değil.Yönetmenin bize sunduğu eğlence ve hazza adanmış sorumsuz gençliğin görüntüleri, paranın ve ilerlemenin de mutluluğu satın alınamayacağını bizlere gösteriyor.kesinlikle izlenmesi gereken filmlerden biri...
error_outline
EDITOR profil fotoğrafı
EDITOR
SEYİRCİ PARÇALARI BİRLEŞTİRMEK ZORUNDA MIDIR! Ortak noktası silah olan 3 hikayeyi birleştirmemiz isteniyor. İyi de ne gerek var! Sen anlatmak istediğini düzgün bir film şeklinde anlatamıyor musun?!...Hiç olmamış:berbat!
error_outline
eskon profil fotoğrafı
eskon
insanoğlu, göğün en yükseklerine ulaşma, Tanrı'yı görme, Cennete varma arzusu ile birleşerek, 'babil kulesi, olarak adlandırılan. göğe doğru yükselen bir yapı inşa etmeye başlarlar. Bu kibirlerinden dolayı öfkelenen Tanrı, bu insanları cezalandırmak için, aynı dili konuşabilme özelliklerini yok eder ve her birine ayrı bir lisan verir. Artık birbirleriyle iletişim sağlayamayan insanlar kule yapımını bırakmak zorunda kalırlar. Anlaşamamazlık zamanla sevgisizlik ve huzursuzluğu da bereberinde getirince dünyanın dört bir tarafına dağılırlar.
error_outline
EmirHan profil fotoğrafı
EmirHan
Kate Blanchett ve Brad Pitt'i görmek dışında izlenesi gerekli olmayan bir filmdir bence. Farklı kültürlerin aynı konuya farklı bakış açıları,tutum ve davranışları , ’ küreselleşme’ safsatasıyla anlatılmaya çalışılıyor.
Fas ve Meksikalılar,Amerikalıların başına dert açıyor.Şöyle ki: Babasına hediye edilen tüfekle dağda atış talimi yapan Faslı köylü çocukları nasılsa menzil dışında ,isabet etmez diye turist otobüsüne rastgele bir el atış yapıyor.Mermi de adres sormayıp gidip Brad Pitt'in karısı Kate Blanchett’in boynuna saplanıyor.. Kadın kan kaybından ölmek üzeredir,hastane çok uzaktadır.Brad Pitt,bir yandan zamanla amansız bir yarışa girerken diğer yandan otobüste huysuzluk çıkaran turistlerle uğraşmak zorundadır.Çareyi Faslı tercümanının köyüne gitmekte bulur.Köyde doktor değil veteriner vardır.Denize düşen yılana sarılır hesabı ondan yardım isterler.Adam bisikleti ve sünnetçi çantasına benzer çantasıyla gelir ve kadının boynuna yorgan iğnesi ile dikiş atar. Bu arada Brad Pitt sürekli elçiliği aramakta onlardan helikopter yardımı istemektedir. Turistler otobüse atlayıp oradan kaçmak istemektedirler.Çünkü can güvenliklerinin olmadığını düşünmektedirler.Ve sonunda kaçıp giderler.Brad , sap gibi ortada kalır.Filmdeki tek kayda değer performansı da bu arada yaşadığı sinirli ve öfkeli hallerdir.

Brad pitt'in çocuklarının da başı beladadır.OğlununMeksika’daki düğününe gitmek isteyen çocuklarının bakıcısı ,çocukları geçici olarak bırakacak birilerini bulamayınca onları da yanına alıp Meksika’ya gider.Dönüşte ABD sınırındki kontrolde sarhoş yeğeni yüzünden sorunlar yaşar ve polisten kaçarlar.Meksikalı bakıcı ve Brad Pitt’in iki küçük çocuğu , kuş uçmaz kervan geçmez bir yerde tek başlarına kalırlar. Polisin dediğine göre "mucizevi bir şekilde" kurtulurlar.O mucizenin nasıl gerçekleştiği filmde hiç işlenmez. Filmin sonunda Brad'in karısını vuran Faslı çocuk yakalanır. Meksikalı bakıcı kadın iş izni olmadığı için sınırdışı edilir.Helikopterle hastaneye yetiştirilen Kate Blanchett taburcu olur,ve çocuklarına kavuşurlar.
Fas ve Meksika öyküleriyle filme bağlanırken, Japonya'ya yapılan geçişler tam bir hayal kırıklığıdır. Neymiş efendim: Avcılığa meraklı Japon vatandaşı bir gün Fas’a gitmiş ve Faslı rehbere tüfeğini hediye etmiş.
O tüfek de Brad Pitt’in karısını vuran silahmış..Sırf bunu bahane edip gereksiz Japonya bölümlerinin çekilmesi filmin kalitesini de düşürmüş.Filmin en heyecanlı yerlerinde izleyici, ergen ve sağır dilsiz olan bunalımlı azgın Japon kızını izlerken buluyor kendini.
Don giymeme alışkanlığı olan Japon kızın ,sabun ve jiletin de ne işe yaradığından haberi olmadığını erkeklere açtığı bacakları arasından gördüklerimizle anlıyoruz.Gördüğü erkeklere sulanan,onları öpmeye çalışıp,onlarla yatmak için her yolu deneyen ve bir ara izleyicinin karşısına utanmadan anadan doğma çıkıveren abaza ergen karakteri olmasa daha iyi olurmuş .

EN BEĞENDİĞİM SAHNE : Brad Pitt’in karısının altına çişini yapması için tava koyduğu sahnedir. Kadın çişini yaparken bunlarda bir duygu patlaması oluyor ki sorma gitsin.İhtiras ve tutkuyla öpüşüyorlar birden..Tavadaki çiş sesleri arka planda romantik bir fon müziği de oluşturuyor..Etkilenmemek elde değil.. 
İzlemeyen hiçbir şey kaybetmez.İzleyen de fazladan bir şey kazanmaz.

error_outline
yildiray profil fotoğrafı
yildiray
izlediğim en iyi filmlerin başında.
error_outline
cinemarty profil fotoğrafı
cinemarty
Alejandro González Iñárritu'nun "Ölüm Üçlemesi"
2000 Amores perros "Paramparça Aşklar Köpekler"
2003 21 Grams "21 Gram"
2006 Babel " Babil"
error_outline
TARIK59 profil fotoğrafı
TARIK59
Alejandro González Inarritu'nun Babel'inde, Fas'ta turistik geziye çıkan Amerikalı evli çiftin başına gelen trajik bir olay, dünyanın farklı ülkelerindeki dört ailenin yaşamında olaylar zincirini harekete geçirir. Koşullar açısından birbirine bağlı olan ama kıtalar, kültür ve dil açısından birbirinden ayrışan karakterlerin her biri, gerçek huzur ve teselliyi sadece aile kavramının sağlayabileceğini keşfeder.
error_outline