Apocalypse Now (1979)Apocalypse Now: Final Cut
Rating
7.9 / 10
Your Rating
Director(s)
Language
English
Country
USA
Runtime
147 minutes
.SimS.
error_outline
mental olarak çok yoran ve düşündüren bir askeri film
Sefa
error_outline
Zamanının çok ilerisinde harika bir askeri-psikolojik filmi. Oyunculukları ve isimler harika. Gerçekçi efektlerle muhteşem bir şölen. Çok beğendim. 3saat 16 dakika nasıl geçti anlamadım. 8/10
Rainbow
error_outline
Mükemmel yönetmen, mükemmel oyunculuk, mükemmel bir film. Bu yüzden asla ıskalanacak bir film değil !
serkan2335
error_outline
Atmosferi yüksek olan bir film.Albay tam bi çatlak.
kaptankaptanim
error_outline
İnanılmaz derecede saykodelik bir film. Kesinlikle savaş yanlısı ya da değil diyemeyiz. Zaten film savaş üstüne kurulu değil. Alt metninde gizliden gizliye emperyalist bir eril düzen eleştirisi yatmakta. Vietnam'da bir yenilgi söz konusudur. Albay Kurtz bunu fark ederek Amerikan toplumunun batılı emperyalist duruşuna karşı çıkmış ve düzenin içinde yeni bir eril imparatorluk kurmuştur. Filmde bunu çok ilkel bir atmosferde görüyoruz. Antik Yunan'ı çağrıştırıyor aslında. Verilen kurbanlar, işlenen cinayetler ve tutsaklık bu mitlerde görülebilir. Amerikan hükümetinin vaat ettiği şey doğuya medeniyet götürmektir ancak bu kez Batı da barbarlaşarak bir yaşam mücadelesi içinde yeni bir uygarlık kuruyor. Zaten film boyunca hoş gibi, kurtuluş gibi görünen her şey tersine dönüyor. Playboy kızlarının sıkıntılarına kulak asmayan sadece cinsel hazzın peşindeymiş gibi gösterilen askerlerin ırza geçme fethetme amacı, istenen amacın basit ama yolunun zor oluşu gibi gibi. Nehir insan ruhuna benzetiliyor ve yolculuk da ruhani bir yolculuk haliyle son gelinen noktada ruhtan geriye beyaz silüetler kalıyor sadece. Yani aslında Willard Kurtz'u öldürmek için doğan bir yeni liderdir. Filmin başı da bize bu doğumu ritüelistik olarak verirken çaresiz, aciz Amerikan hükümetini yansıtıyor. Aydınlık ve Karanlık çatışması filmin içinde karşımıza sevmek ve nefret etmek olarak çıkıyor. Tül sahnesinde kocasını yitirmiş erkeğe ihtiyaç duyan kadın ya nefret edersin ya da seversin diyerek bunu ifade ediyor. Savaşın estetize edildiği durumu gene Wagner dinleyen askerlerin helikopterlerle yukarıdan baktıkları yerel halka ateş açtıkları sahne ile verilmektedir ama bu filmin içinde var olan alt metni gizlemek ve muhafazakar Amerikan kesiminin bir şey anlayamamasını sağlamak için yapılmış. Öyle olsaydı herhalde Kubrick değil de Coppola öldürülürdü ya da ikisi birden. Sadede gelecek olursak güçsüz olan güç kazanmak için lideri yok etmek istiyor. Eski konumuna kavuşabilmek için. Zaten filmde savaşan ve savaşmayan olarak Willard'ı değişik durumlarda görüyoruz. Fransızlar kaybettikleri savaşlardan yakınırken hala politikanın peşinde koşuyorlar ama kendileri antiemperyalist bir düşünce ile kendi plantasyonlarında yaşıyorlar. Komutansız kalan bir alay gene buna bir örnektir. Kaptan'ın kızları reddedişi, kendi ırkına daha yakın oluşu onlar için göz yaşı dökmesi ve titiz hareket edişi başta seven taraf gibi görünürken bir tekneye yaşanıp masum insanları katledişinde gizli olan askerlik, fetih, sömürü durumu görülüyor. Filmin başındaki sörf yapma tutkusu ile uzun süre savaşarak eğlenen sonradan bunun eğlence olmadığını fark edip gerçek eğlenceyi özleyen albay aslında Kurtz'ün deliliğin sınırındaki versiyonudur. Kurtz ise ruhani yolculuğunu tamamlamış ve tanrılaştığı için kendi kibriyle kendi kendini yok etmeyi beklemektedir. Ve bu da ancak birbiriyle denk olan iki gücün birbirine kırdırılması ile gerçekleşebilir. Willard uzun süre savaşmayıp kuduran kendini alkole vuran ve kendini asker gibi hissedemeyen herhangi bir bireyi temsil ediyor ve kendinden daha çok kıdemli daha deneyimli bir lideri öldürerek onun yerine geçiyor. Buradan da güçsüzlüğü kadınlaştırarak, yumuşatarak ataerkil düzen eleştirisi yapılıyor. Ve kadınsallaşmaya eril düzeni yok ettirerek aslında bir Oedipus kompleksine tanık oluyoruz. Bu da askerlikle ilgili homoseksüel bir suçlama oluyor. Seven öldüremez, nefret eden öldürebilir. Peki Kurtz öldüren tarafta mı? Şov dünyasının seveceği şekilde tasarlanıp pek çok sosyal, kültürel, tarihi anlamda emperyalizmi suçlayan stratejik bir film. Üzgünüm ama Full Metal Jacket bu filmin yanında göz yaşları içinde kalır.
BirKusOlsam
error_outline
Dönemine göre harcanan para, ayrılan bütçe takdir edilesi gerçekten. Savaş görüntülerinin ve mekanlarının gerçekçiliği için epey özenilmiş ve emek harcanmış. Bilgisayar ortamında yapılan efektlere o kadar alıştık ki artık her şey gerçekçi gözüküyor dolayısıyla efekt kullanmadan bunu başarabilmiş olması benim oldukça hoşuma gitti. Savaş ve asker psikolojisini anlatan güzel bir yapım bence ancak nedendir bilmiyorum hikayesel olarak ben tam içinde hissedemedim kendimi. Bu yüzden herkese hitap edemeyeceğini düşündüğüm yapımlardan diyebilirim.
.Morpheus
error_outline
Müthiş bir film. Çok yüksek bir prodüksiyona sahip. Kullanılan mekanlar harcanan emeği çok iyi gösteriyor. Ve 1979 da çekilmesine rağmen kullanan efektler zamanının ötesinde. Savaşı en iyi yansıtan filmlerdendir.
msctm
error_outline
ben son yarım saatten hiçbişey anlamadım yav :/ ama bi çekiciliği de var
KARAGEYIK
error_outline
Başyapıt...
Nicholai
error_outline
3 küsür saatlik versiyonunu izlediğim ve beğenmediğim film. Filmden ziyade belgesel demek lazım zira senaryonun amacına ulaşması için 3 saat boyunca Vietnam Savaşı'na dair hafif dozda farklı farklı scriptler izliyorsunuz, "savaşın ne kadar kötü bir şey olduğunu" Amerikan bakış açısıyla öğrenmiş oluyorsunuz. Zaten savaşın nasıl bir şey olduğunu konusunda konuyla ilgili Platoon ya da Full Metal Jacket gibi filmler varken Apocalypse Now Bon Jovi'nin yanında Faruk K. gibi kalıyor desem abartmış olurum. Evet o kadar değil belki ama dünya kadar fark var yine de. Kısacası senaryo berbattı bence. Yönetmenlik? Ford Coppola tabi ki süper ötesi bir yönetmen ama elindeki senaryo Mario Puzo'ya ait olmayınca ortaya çıkan şeyi ne kadar iyi yönetirse yönetsin cıx. Marlon Brando'nun oyunculuğuna ve oynadığı sahnelere diyecek bir şeyim yok ama 15 dakika Marlon Brando izleyecem diye 3 saat "kamyoncu edebiyatıyla harmanlanmış hafif dozda Vietnam şiddeti" belgeseli izlediğime pişman oldum açıkçası. Sonuç olarak Martin Scorsese gözümde daha katlanılabilir bir insan haline geldi.
eskon
error_outline
SAVAŞ filmi dendiğinde akla gelmesi gereken: bilgisayardan falan değil gerçek görüntülerden oluşmuş bir efsane var karşımızda. o ilk sahnedeki bombardıman gerçekten yapılmıştır
Ricky.McFloyd
error_outline
1979'da çekilmiş bu filmin savaş sahnelerine bakıyorum ve 2014'te daha bunun yanına bile yaklaşamadığımızı görüp üzülüyorum. Film çok iyi bir savaş filmi. Bir ara hafif sıkar gibi oluyor fakat Marlon Brando'nun gelişi ortalığı yatıştırıyor yeniden :)