Film yapım yılına göre muazzam çağının ötesinde bir yapım ve bir çok filme ve ilklere ışık tutmuştur. Filmi anlayabilmek için bir çok konuya da hakim olmak gerekiyor ki filmdeki ufak detaylardan filmi yorumlayarak anlamak gerekiyor. Ağır ağır işeyip insanlara bir film böyle yapılır demiş sayın Kubrick. 4 sahneye bölerek işlemiş filmi. İlk sahnede insanın maymundan evrimleşmesini, ikinci sahnede insanın uzaya ve diğer yaşamlara olan merakını, üçüncü sahnede insan vs teknolojiyi, dördüncü sahnede ise diğer boyutta yalnız başına yok olup tekrar evrimleşmesini anlatmış. Kendine has anlatım tarzından dolayı herkese hitap etmeyebilir ancak ben çok ama çok beğendim. Tam bir başyapıt. Kült bir yapım. Muazzamdı. 8.2/10 ayrıca müziklere değinmeden edemem, etkileyiciydi.
Yorum yazacaktım ancak yorum yazmış arkadaşlar söyleyeceğim her şeyi en iyi şekilde özetlemiş. Bu yüzden tekrardan aynı şeyleri dile getirmeye gerek yok herkese tek tek katılıyorum :)) Sadece şunu ekliyorum kesinlikle sinema tarihi açısından bir başyapıt, inanılmaz bir deha ürünü, her sahnesi tek tek teknik açıdan ders olarak işlenmeli. Ancak seyir olarak durgunluğundan dolayı zorlandığım bir film.
Görsel açıdan müthiş bir doygunluk, fütürizmse fütürizm adeta 2,5 saatlık bir tablo. Ses dizaynı ise uzun zamandır duymadığım bir seviyede. Tabi ki bu teknik detayları, işin mutfağına hakim olanlar daha iyi özümseyecektir fakat gerçekten Kubrick 1968'te sinema budur ve böyle yapılır demiş. Son sekans ile daha da mana kazanan filmden benim yaptığım çıkarımlar ise şu şekilde: Bilinmeyen karanlık olan, ecel ya da ölüm ve aslında hayatın ta kendisi. Tıpkı bir makinenin işleyişini bilemeyeceğimiz gibi ve tıpkı bir makinenin yok oluşunu kavrayamayışı gibi. Herşey algılayamadığımız bir şekilde sona erer. Yani sene 2001 de olsa 3001 de maymun kabilelerimizden hiçbir farkımız yok niye varız bilmiyoruz niye yokediyoruz bilmiyoruz. Sadece elimizde bir kemik ve önümüzde de bir bilinmez var. Tabi ki bu benim sübjektif yaklaşımım, ve ilk izlenimim. Derinlemesine inceleyenler muhakkak ki web'te mevcuttur.
Genel anlamda etkileyici ve güzel bir yapım. Özellikle de yapım yılı göz önüne alındığında harika bir yapım kesinlikle ama her saniye intihar seviyesinde yavaş ve ağır ilerliyor psikoloji yıpratıyor. Beğendiğim ve güzel bir filmdi ama çekiminden ötürü bir daha izlemem
Walla ben kara nesneyi bir nifak tohumu olarak gördüm önce, jupiter kısmını da solucan deliği ve paralel evrene geçiş olarak anladım Ancak yanılmışım ? Aşağıdaki link olayı anlatıyor... 1968 hakikaten vay bea 10/10
Film 68 yapımı, ALTMIŞSEKİZ ! yıl düşünüldüğünde ortaya harika bir iş çıkmış gibi duruyor. Bu film 90 ya da 2000'lerde çekildi denilse şaşırılmayacak decerede iyi çekilmiş filmdir. Sadece bilim kurgu değil, felsefe içeren bir filmdir.
Keşke 3D izleme şansını bulabilseydim dediğim bir film.Renkler bile ben Kubrickim diye bağırıyor. Biz ne izledik şimdi yaa duygusu yaşamak için birebir :)
bütün övgü cümlelerini hak eden film.ben klişeden gideyim harika,muhteşem .tam bi Kubrick harikası.film insan hayatının olmadığı bir dönemle başlıyo: hiçlikten ,bilinçle beraber (siyah duvar bilinci temsil ediyormuş arkadaşlar) insan ırkının egemenliğinin başlayışını anlatıyo. derin ,dolu dolu bir film.“Hayatlarımız, geçmişimiz ve geleceğimiz, Güneş’e, Ay’a ve yıldızlara bağlıdır. Biz insanlar, atomların var ettiği doğayı ve onun heykeltıraşlığını yapan güçleri gördük. Bizler, evrenin bu kısmının gözleri, kulakları, düşünceleri ve duygularıyız ve sonunda, aslımızın ne olduğunu, kökenimizi merak etmeye başladık. Bizler, yani yıldız tozları, 10 milyar-milyar-milyarlarca atomun organize birlikteliğinden oluşan yıldızların ve sonunda bilince varan maddenin evriminin uzun soluklu sürecinde anlam bulduk, belki sadece Yeryüzü’nde, belki de tüm evrende… Biz tek bir türüz, yıldız ışığını toplayan yıldız tozuyuz./Carl Sagan(gökbilimci)” ın bir alıntısına rastladım filmin ana temasını özetlemiş :D bu filmi izlemedim demeyin :D
Tartışmasız bir başyapıt kesinlikle filmin ağır ilerlemesi bile insana farklı bir haz veriyor dini göndermeler gizli mesajlar duygunun sahnede canlanması bunların hepsini Kübrick gibi bir efsane yönetmende görebilirsiniz sadece Kübrick tüm zamanların en iyi yönetmenlerinin başında gelir ve bir Kübrick hiç bir zaman gelmeyecek ne yazık ki..
izlerken bazı yerlerde neler yaşandığı hakkında hiçbir fikriniz olmayabilir =)ama Stanley Kubrick stili bu ve gerçekten çağının ötesinde bi film zaten sanatçılar bilime ışık tutmuştur yıllar boyu kubrick reis teknolojinin gelişimiyle ilgili baya bi tahminde bulunmus coguda gerçekleşmiştir, felsefi boyutlarıda cok ilginç izlenilmesi gereken bi film ama sabırlı olmanız gerekiyo=)
Söylenmesi gereken tek şey bence Kubrıck sen insan mısın :) o uzun sahneler bize gıcıklık olsun diye değil dikkat çekmek için var evet ağır ve durağan bir film ama verdiği mesajlar harikulade..
Bu filmle tanışmam Cosmos ile oldu. Gidip Cosmos: A Spacetime Odyssey'i izleyeyim derken yanlışlıkla 2001: A Space Odyssey'i izledim (neyi izlediğimi fark etmedim bile) O maymunlu sahne bittikten sonra bu ne ya deyip kapatmıştım. 1 sene geçtikten sonra merak edip izleyeyim dedim evet sonu biraz saçmaydı belki çoğunuz da anlamadı ama anlatılmak isteneni anlarsanız güzel bir film A Clockwork Orange'dan sonra Kubrick'in en iyi filmidir bana göre. Eğer filmi anlamadıysanız www.kubrick2001.com a bakmanızı tavsiye ederim
Bilinmeyen karanlık olan, ecel ya da ölüm ve aslında hayatın ta kendisi. Tıpkı bir makinenin işleyişini bilemeyeceğimiz gibi ve tıpkı bir makinenin yok oluşunu kavrayamayışı gibi. Herşey algılayamadığımız bir şekilde sona erer. Yani sene 2001 de olsa 3001 de maymun kabilelerimizden hiçbir farkımız yok niye varız bilmiyoruz niye yokediyoruz bilmiyoruz. Sadece elimizde bir kemik ve önümüzde de bir bilinmez var.
Tabi ki bu benim sübjektif yaklaşımım, ve ilk izlenimim. Derinlemesine inceleyenler muhakkak ki web'te mevcuttur.
Ancak yanılmışım ?
Aşağıdaki link olayı anlatıyor...
1968 hakikaten vay bea
10/10
https://www.kubrick2001.com/tr/1/index.html