Balkan coğrafyasını derinden etkileyen 1993 Bosna Savaşı'nın acı boyutunu işleyen dram filmi. Kanlı savaş sahnelerinden ziyade savaşın birey üzerindeki psikolojik tahribatına yoğunlaşmış. Millet kavgasının birey kavgasına dönüşmesine tanık olduğumuz filmde olayı hangi taraftan dinlerseniz haklı bulacağınız noktada, filmin asıl derdinin bu olmadığı, savaşın çirkin yüzünü tarafsızca dile getirmek için çırpındığını görüyoruz. Ayrıca yönetmenimiz milletlerin acılarını dindirmek için değil reklamlarının ne kadar iyi olacağı ile ilgilenen BM barış gücünün ve dinleri imanları 'para' olan, tek dertleri haber alıp sansasyon yaratmak olan medyanın gerçek yüzünü başarılı bir şekilde su üstüne çıkarmış.
Autumn, Ecemkayaa, MehmetYurdakul, Firely, minervee, Lailaal, phoebe, Adeline, Celestine bunu beğendi.
"Sen hayalini kurduğum herşeysin ama yoksun" . Aşkı bulmak zor olabilir ama pes etmemek lazım :) Güzel bir fantastik- romantik.
Bir kadını on kişi ister, bir kişi alır :) Ve aşk olmazları olur edendir. Carey Mulligan kesinlikle bu roller için biçilmiş kaftan. Seyri hoş, manzaraları müthiş bir dönem filmi.
İnanç ve çıkarları arasındaki ince çizgide bir kadın! Aşk kadını... Jane Austen ♡ Yüreği güzel, kalemi güçlü kadın! Sevgisine, gönlünün neşesine ortak olacak esaslı kişiyi bulmak onun en büyük imtihanı olsa gerek. Çok dokunaklı bir gerçek hayat hikayesi.
Büyük aşklar nefretle başlar temalı, hoş bir manzarası olan film. Barış Murat Yağcı acaba ne zaman kendini kasmayı bırakacak :) Çerezlik.
Gizem Karaca işte tam da böyle vakit geçirmelik, kurgusu sıradan filmlerin oyuncusu. İzle, izlerken eğlen ve unut.
Yaşadığı korkunç bir trajedi sonrası yas sürecine giren bir kadının yaşadığı travmanın dışavurumu. Bir kadın gözünden erkek doğasının rahatsız edici yönleri aktarılmış. Yönetmen adeta metaforlarla dans etmiş ve bunun için oldukça rahatsız edici tasvirlere başvurmuş. Farklı yüzler - çehreler ama aynı baskıcı, kontrolcü zihinler! 'Bu hayatta da bu hayattan sonra da kabusun olurum' ideolojisindeki ayrıca tabiatı gereği dediğim dedik, çaldığım düdük edasında olan tüm kalıplaşmış erkek figürlerine ve onların doğasını anlamaya, anlamlandırmaya çalışan belki bu sebepten ciddi bir depresyona giren tüm kadınlara ışık tutuyor. Bence cinsiyet farketmeksizin kadın -erkek doğasını, ilişkisini irdeleyen bu filmi herkes izlemeli.
alisondilaurentis, Insomniac, Lailaal, Adeline, phoebe, Firely, Autumn, mnvrndr, minervee bunu beğendi.
Ölüm asla bir hikâyenin sonu değildir hep bir işi kalır. Toparlanmak zor olsa da... Toparlanmak zorundayız. Çünkü başka çaresi yok be İncir Reçeli!
Değişen dünyadaki suç ve suçlularla baş etmekten yılgın düşen artık ne yapacağını bilmeyen, emekliliği yaklaşmış yaşlı bir kanun adamının bu yeni düzenin içinde kendine yer bulma çabalarını anlatan ve onun içsel kavgasına tanık olacağımız bir Modern Western. Herkesin peşinden koştuğu para filmin başlarında odak nokta iken, sonlara doğru anlamını yitiren bir objeye dönüşmesi adeta içinde bulunduğumuz dünyanın yorumu. Coen kardeşlerden ahlak -suç- para üçgeni üzerine kurulu çok katmanlı mükemmel bir gerilim - aksiyon olmuş. Javier Bardem ise psikopat oyuncuyu oynamamış resmen yaşamış. Her anlamda rolünün hakkını vermiş.
Farklılık yaratmak için farklı olmak zorunda olmadığımıza vurgu yapıyor. İçimizdeki biz'i ortaya çıkarmamıza vesile olan, bizi her daim destekleyen, varlığıyla hayatımıza anlam katan dostlarımızı, dostluk 'u anlamak için en iyilerinden.
Herşeyi o kadar klasik şekilde kullanmış ki artık hiçbir şey şaşırtmıyor sizi filmde. Shyamalan sineması artık beni etkilemiyor, malesef olmamış.
Soylular arasındaki güç savaşına, tahta çıkmak için dönen dolaplara, saray içi entrikalara ışık tutan etkileyici bir dönem filmi olmuş.
Soylu olmanın makam ve mevkiyle alakalı olmadığını bir kez daha gözler önüne seriyor. Her parası olanın sözü geçer mi? Her asil bilgili ve hünerli midir? Şöhret uğruna hangi mücadeleler verilir? Bu uğurda insan benliğini nasıl kaybeder? Güzel ve etkileyici bir dönem filmi.