‘’ Elini tuttum, sıcacıktı; sanki yüreği elimdeymiş gibi. ‘’ Tüm replikleriyle Türk sinemasının yüreğe ağır gelen filmi. Yıkıp geçiyor. Unutulur mu ♡

Hiç kolay bir film değil! Vermek istediği rahatsızlığı aktarmada çok mahir. Ölümü beklemelerindeki acı ve çaresizlik insanın boğazını tıkıyor.

Gerçeklik kurgudan bağımsız olarak tokatlıyor seyirciyi. Muazzam bir performans. Oyunculuk işte budur. Yerli sinemada baş tacı film.

Bakış açılarınızı değiştiren bir film. Her şeye, herkese hesap soran, seyircisini sarsarak derin düşüncelere iten bambaşka bir Alman sineması.

Filmde izlenenler gerçekten üzücü olsa da, bir o kadar da bu filmi herkesin izlemesi gerektiğini düşünüyorum. Duyarlılık ve fedakarlık adına izlenebilecek en çarpıcı filmlerden birisi.

Soluksuz izledim. Nefes kesen bir gerilim.

Shia LaBeouf ve Michelle Monaghan yan yana gelirse nasıl bir film olur, sorusunun cevabı. Çok iyi. Muhteşem bir aksiyon.

Dünyanın en çok nüfusuna sahip ülkesi Hindistan! Bu kadar kalabalık olup da bu kadar din, mezhep, töre, inanç ve kültürün olmaması tabi ki şaşırtıcı olurdu. Neredeyse her kafadan bir ses çıkmış ve adına gelenek demişler! Bu filmde de Hindistan’ın kanayan yarası olan ‘tuvalet’ konusunu aşk teması ile harmanlayarak sosyal mesaj vermek istenmiş. Göz ardı edilen, önemsenmeyen aslında çok önemli olan bu mevzunun çözümü çok basit olabilecekken inançları ve değer sistemleri gereği direnen bir topluma savaş açmanın, sonuna kadar mücadale etmenin ve cahille baş etmenin zorluğuna tanık olacağınız kültür eleştirisi niteliğinde çarpıcı bir Hint yapımı.

Bu kadar gözlem ve kendini rolüne verme anca bu kadar olur. Gupse Özay muhteşem oynamış. Bol kahkaha attıran eğlenceli bir film.

Tesadüfün de böylesi :) Klasik temasına rağmen beğendiğim bir film oldu. Bittim dediğin anda hayat seni öyle bir kaldırır, yükseltir ki tadında eğlenceli bir romantik.

Ya gerçekten biri çok güzel, biri çok yakışıklı. Ama yetmiyor işte. Ne vardı da bu ikiliyi seriye bağladınız anlamadım gitti. Eyyy hayran kitlesiiii ! El- cevap pls :)))

Ezoterizm meraklılarına ithafen yazılmış, öylesine oynanmış ve bitmiş bir film oldu benim için. Ha bu tema etkileyeci olabilir miydi? Olabilirdi tabi Yılmaz abi! Pınar Deniz’in sesini tanıtmak için mi çektin naptın? Performansı gerçekten çok iyiydi ama filmin mesajı tırt.

Kostümler, dekor, saçlar, makyajlar, oyunculuklar çok başarılı olmasına rağmen fazla uzun tutulmuş, durağanlığıyla dikkat eksikliği yaratabilen bir film. Temposuz, sakin bir zamanınızda izlerseniz ele alınan hikayenin güzelliğini yakalayabilirsiniz. Kemanın biyografisi de mi olurmuş diyorsanız buyrunuz :)

Ne kadar gururlu, burnu havada, dik başlı ve asi olsan da aşk kapını çaldığında ona yenik düşersin. Jane Austen’ın edebiyata sunduğu en güzel eserini Joe Wright’ın yorumuyla tekrar izliyoruz. Öyle bir tema ki ne kadar versiyonu olsa tadıyla kendini izlettirecektir eminim. Bu da en az kitabı kadar hoş bir yapım olmuş.

Film her şeyden önce dönem filminin getirisi olarak sinematografisiyle izleyiciyi, özellikle dönem filmi sevenleri büyülüyor. O saçlardan, makyajlardan, görkemli binalardan etkilenmemek imkansız gibi bir şey. Şiirsel anlatımıyla insanı mest eden bir aşk hikayesi.