Zekice kurgulanmış ve düşündürücü, anlamlı bir film. Hele ki şu zamanda her gün olanlardan sonra insanda daha farklı bir etki bırakabiliyor. Yavaş temposuna aldırmadan, filmin ortasında izlemeyi vazgeçmeden sonuna kadar lütfen ama lütfen izleyin. Tartışmaya açık bir konu ama.. Biz size bunu çığlıklar atarak, sokaklara dökülerek, eğitimle, empatiyle, birçok yolu deneyerek anlatmaya çalıştık der gibi bir de böyle anlatalım diye mesajı çok güzel göndermiş.

Harika bir dizi..İlk çıktığı zamanlarda neden izlemedim dedim. Ama bölümleri beklemek çok zor olurdu. Kitap uyarlamasıymış. Kitabını da okumak istiyorum. İlk bölümler biraz yormadı değil. Belki fazla karakter olduğu için ama bir süre sonra insan, hepsiyle ahbap gibi oluveriyor. Karakterlere bu kadar çok aynı anda hem kızıp hem de sevdiğimi hatırlamıyorum. Sinirimin bozulduğu, asfalyalarımın attığı, aptallık etmeyin dediğim bölümler çok oldu. Geçmişle birlikte ilerleyen zaman içerisinde aile yapısı, arkadaşlıklar, mahalle içi ilişkiler, komşuluklar, çıkar ilişkileri v.s çok güzel anlatılmış ve yansıtılmış. İzlerken bir geçmişe gittim geldim. Mutlaka içerisinde geçmişe dair yaşadığınız, hatırlayacağınız bir şeyler vardır. Listenizde ise dönem filmleri ve dizilerini seviyorsanız mutlaka izleyin. Gelecek sezonu merak ediyorum.

İlk 30 dakika epey gerildim ne olacağını bile bile terledim. İnsana pencereyi açtırıyor, evin içinde iki tur attırıyor. Sarsıyor.. Tabii, herkes farklı hissedebilir. Belki gerçekten yaşıyormuşcasına Vanessa Kirby'in oyunculuğunun etkisi insana o duyguları gerçekmiş gibi hissettiriyor filme bağlıyor. Dışarıdan iki cümle ile anlatılacak bir olay gibi durağan ilerliyor görünebilir ama öyle değil, psikolojik boyutu epey derin. O yüzden zamanı iyi ayarlayıp izlemek lazım.

Bazen hayatın arka bahçe kapısından koşarcasına çıkıp gitmek istersin bazen de zorla çıkıp gidersin ya boğazımda o hissi yutkunarak hissettiğim ve izlediğim öyle bir filmdi. "Three Billboards Outside Ebbing" filmindeki gibi Frances McDormand'ın harika oyunculuğunun büyük bir etkisi var. Çok iyi bir oyuncu..

"Güzel değiliz! Çirkin değiliz! Öfkeliyiz!" cümlesi çok şey anlatırken, gerçek bir hikâyeye dayanan filmin işlediği konuya dair aradan geçen 50 küsür seneye rağmen şimdi nasıl mücadele edilip emek verilip çaba harcanıyorsa o zamanlardan beri birçok yol kat edilip çoğu şey değişse de elbette hâlâ değişmeyen kalıplar, önyargılar, beyinler v.s derken düzenle birlikte şimdinin de getirdiği mücadele edilecek hâlâ daha birçok alan ve sorun var. Kadınlar aşağılanmaya, dışlanmaya, nefesleri kesilmeye, tek kalıba ve ölçüye sokulmaya devam edilmesi sayabildiğim sadece birkaçı... Nasıl o dönemlerin hikâyelerini film olarak biraz yumuşatılmış, değiştirilmiş olarak şimdi izliyorsak bu zamanlarda geleceğe dönem filmleri olarak tüm gerçekliği ile yansır umarım. Belki daha iyi filmler var ama değindiği noktalar, anlatılmak istenenler şunlar, zor değil vurgusuyla güzel bir film olmuş. Filmi izlemenizi tavsiye ederim.

Pek çarpıcı değildi.

Hayatın akışını yansıtan, sıradan, herkesin pek seveceğini düşünmediğim bir filmdi. Hikâyesinde kırık noktalar olsada güzel bir etki bıraktı bende, sevdim. Çünkü insanı düşündüren, yazılar yazdıran bir etkide derin ve anlamlı bir görsel dili var. Bu güzeldi.